Bu Pesahta burada yaşanan tüm gerginliğe rağmen bir çok kişi yurt dışına seyahate çıktı. Dün yolda rastladığım komşum sordu,"Siz çıkmadınız mı bir yerlere? "Biz genelde sakin yaşıyoruz dedim.!" (!)
O an Gal'i arıyordum. Kendi başına çıktığı turdan bana telefon etmişti. Neredesin, beraber gezlim mi anne ?!! Komşum oğlunu buralarda gördüm derken...Gal telefona cevap vermiyordu o anlarda
Etrafta hiç olmadığı kadar gençten aileler, evimin 200 metre ilerisindeki Hayvanat Bahçesinden dönüyorlardı. Bu bayram, Harediler ve datiler diğer bayramlarda yapamadıkları bir şeyi yapabiliyorlar. Arabaya binmek. Yani bayramın ortasındaki diğer günlerde gezmek şansları var. Bu yüzden birden bire her tarafta, hiç alışık olmadığınız kadar ortodoks Yahudiler görüyorsunuz biden. Hayvanat Bahçesi de, onların akın ettikleri yerlerden biri. Çocuklarıyla, bir iki, üç, on.... kaç çocukları varsa....
Pusetlerle, yürüyerek, yanlarında peşi sıra gelen boy boy çocuklarla bu tip aktiviteleri kaçırmıyorlar Pesah'ta.
Bizim mahallemiz genelde son derece sakindır ama bu günlerde birden etrafta yoğun bir trafik, gerçek bir bayram havası var. Biraz ilerimizdeki parkın belli noktasındaki, "barbekü" yapmak için ayrılmış alan da insan kaynıyor. Aileler öğlen vakti doldurmuşlar buraları. Pita'siz, sandwich'siz, matsayla yapılan "Barbekü"keyfi mi olur?!! deseniz de, aileleri birarada görmek yeter aslında!.
Ve sonunda oğlumu buldum. Üzerindeki füme rengi kot pantalonu, güzel T-shirt'üne rağmen memnun olmakta zorlanıyorum, Gal ne bu sakal ya!!! Her gün, yüzündeki o pis sakalı ( moda olsa ne yazar!!) kesmesi için yalvarmamın bir çaresi yok. Bak temiz bir görüntün yok öyle, dememin de faydası yok! Otist insanlara toplumsal kaygılar adına da bir şey yaptırmak mümkün değil. İyi görünmüyorsun, kızlar seni beğenmiyecek, yakışmıyor, hem düzeltilmemiş sakalla olmaz bu iş!!! gibi sözlerin bir etkisi yok... Çaresiz!! Boş verdim gitsin!!!
Arada havalar artık süper!! Güneş pırıl pırıl ama hala daha çok sıcak olmaktan uzak!! Geceleri yeterince ayaz olsa da haziran sonuna kadar en ideal günler önümüzde. Piknik yapmak, denize gitmek, arkadaşlarla parklarda, plajlarda açk hava aktiviteleri organize etmenin mümkün olduğu ayları yakaladık sonunda. Temmuz ayına kadar, her anından faydalanılması gereken zamanlar şimdi.
Gelecek ay bizi bekleyen "Yom Atsmaut"a hazırlıklara da başlamışlar... Hayvanat Bahçesinin bitişiğindeki kocaman yeşillik alanın olduğu mekanda, her seneki gibi yine büyüüüük bir sahne kurulmuş. Yom Atsmaut!! Cumhuriyet Bayramı.
Karşıya geçtik, sağımızda kalan aparmanların aralığından vizildayan rüzgarın sesi uzaklarda bir yerlerde başlayan sirenleri anımsatıyor bir an!! Kulağımı bu sese verirken ben, bir durum mu var diye konsantre olmaya çalışıyorum. Gal de aynı şeyi farketmiş olacak ki birden panik halinde, "Ben eve gidiyorum !"derken koşar gibi ilerlemeye başladı birden evin yönünde!! . Anne sirenler duyuyorum bir yerlerden!!! Yok Gal, rüzgarın sesi seni yanıltıyor. Bak telefondan kontrol ettim, bir şey yazmıyor. Hem sonra, ilerideki çocuklara bak ne kadar sakin oynuyorlar!!
Geçen gece, Gazze'den İslami Cihad roket attı yine!! Gazze çevresindeki kibbutzlarla diğer irili ufaklı yerleşim yerlerini hedef aldı. Tekrar demir kubbe sayesinden bir şey olmadı.
Ve dün gece yeniden sirenler vardı. Güneyimizde...
Gal, onun yanında biz bu haberleri açmasak ta bebek değil artık. Kendisi bir yerlerden takipte olanları. Huzursuz. Korktuğunu biliyorum. Olasılıklara onu nasıl hazırlarım düşünceleri de hep benim beynimde. Geçen çatışmalarda geçirdiklerini biliyorum!!
Sonunda bir şey olmadığına ikna oldu ve yürüyüşe devam etmeyi kabul etti.
Geçen akşam, Rishon Le Tsion'da bulunan, bize beş dakika uzaklıktaki "Live Park"ta Israel'in en popüler, müzisyenlerinden birinin konserine gittik. Bizler ve bir arkadaşımla birlikte. Onlar da ailece geldiler.
Kalabalıkta ilerlerken, girişte yapılan sıkı güvenlik kontroilünden geçerken, bu güzel ortamların hep bir şeylerin gölgesinde olduğunu düşündüm.
Konserine gittiğimiz genç adam, 34 yaşında, yedi çocuklu, çok şeker bir genç adam. Son senelerde, çok çok popüler bir şarkının ardından çıkardığı peş peşe şarkılarla kendini hızlı bir tempoda yenileyen bir şarkıcı bu. Israel'de adından en çok söz ettiren, çocukların, gençlerin, herkesin çok sevdiği birisi; Hanan Ben Ari.
Kafasında örgüden bir kipa olduğu halde bir o kadar, her insana, her kavrama açık oluşu derin bir Tanrı sevgisi ve aile değerlerine bağlılığı, topluma verdiği insancıl ve manevi mesajlarıyla saygı uyandıran bir insan.
Bazı şarkılarını çok iyi bilirken bir çoklarını ilk kez konserde işitmek şansını bulduğum, enerjisi tükenmeyen, coşkulu temposuyla, iki saat hoş bir zaman geçirmek için çok güzel bir fırsattı diye niteleyen arkadaşıma katılıyorum.
Müziğinde, Rock, pop, kimi hip hop öğelerle yahudi ezgilerini karıştıran bu sanatçının en güzel özelliği seyirciyle bütünleşebilmesi. İlk baştan konserine, sahnede değil, seyircinin orta yerine kurdukları piyanoyla başlamısının ardından, temposu hiç durmayan bir neşe dalgasına sizi çekerken, arada Tanrı'dan, Pesah'tan. çocuklarından, kendi kendinden daha iyisini beklediği babalık görevinden ve ailesinden anlattıklarıyla devam etti.
Ve benim aklımda kalan sözü de şu oldu en çok . "Biz normal bir halk değiliz!! Her normal halk bu geçirdiklerimizle, korkudan kapılarına üç beş kilit atarak evlerinden çıkmazdı, ama siz bir de bize bakın, binlerce insan bu gece beni dinlemeye geliyor. Kalabalık, tıkış tıkış, korkmadan. " Belki de tüm yaşadıklarımıza rağmen hala devam etmemizi sağlayan şey de bu!!
Ve son kez, Pesah Hagadda'sından bir bölümü söyledi. Her sene masanın çevresinde okuduklarımızın içinden bir alıntı der ki Tora'da; "Her nesilde, her dönem sana karşı kalkacaklar olacak ve Göklerdeki, Kutsal babamız bize yetişecek!!!
שֶׁלֹּא אֶחָד בִּלְבָד עָמַד עָלֵינוּ לְכַלּוֹתֵנוּ
אֶלָּא שֶׁבְּכָל דּוֹר וָדוֹר עוֹמְדִים עָלֵינוּ לְכַלּוֹתֵנוּ
וְהַקָּדוֹשׁ בָּרוּךְ הוּא מַצִּילֵנוּ מִיָּדָם
( Bunlar, Yahudiler'in Tora'sından sözler...Tanrının bizim yardımımıza geleceğine inanmak ya da inanmamak..her insanın , her "Yahudinin" kendi kişisel duygularıyla, inancıyla ilgilidir. Bu ülkede yaşarken her gün ölenlere baktığımızda, tarihte milyonlarca insanımızın sebepsiz yere öldürülmüş olduklarına baktığımda aklımdan geçen çok soru olsa da!!!)
Yeniden ve bir kez daha düşmanlarla çevrili olduğumuz coğrafyamızda, yaşadıklarımızı anlamayan dünyaya karşı sürdürdüğümüz mücadeleye çoğunluğun hısımla yaklaştığını görmek zor.
Uzaktan laf yetiştirenlerin, Yahudi halkına hissettikleri karşıt duygulara karışan, zavallı Filistinli masallarını yutan ve yutmaya hazır olanların içlerinden çıkanlar büyük bir nefrete dönüşüyor.
(Dün gece yine sirenler vardı, güneyde! Ne Yeruşalayim'de Al Aqsa'da olanları anlayan var.... gerçekleri anlatmak mümkün değil.. Eski şehirde, otobüslere taşlarla saldıranları da bilmiyorlar!!)
https://www.facebook.com/hnaftali/videos/522281699363679
https://www.facebook.com/hnaftali/videos/509442273992857
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder