Günümüzde cinsellik ve eş seçimi
İnsan olmak....üremek, çoğalmak..neslimizi devam ettirmek..Tanrının, doğanın her canlının genlerine kaydettiği bir koddur bu.. İnsanlarla hayvanların aralarındaki en temel iki ortak özellik..varolmak ve çoğalmak ..Bu iki içgüdü milyonlarca yıldır üremeye devam etmelerini sağlıyor.
Köpeğimi gezdirdiğim zaman bakarım; bazen uzaktan uzağa dişi bir köpek geçtiğinde bir anda nasıl da vücudu dimdik olur ve sanki manyetik bir varlığın çekim alanına girmiş gibi hedefe kilitlenir. Böylece bir kaç saniyelik bir hazır duruşun ardından beni de hedefine doğru çekmeye başlar.
Hayvanların her birinin eşlerini seçerken kendilerine göre iç güdüsel yolları vardır. Çoğu zaman dişinin saldığı koku üremeye hazır olduğuna dair işaret verir ve erkek buna göre hareket eder .
İnsanlarda da bir erkek ve bir kadının kendilerine uygun olan eşi seçmeleri ilk aşamada tamamen fiziksel ( iç güdüsel ) kimi verilere göre tayin edilir. İki ayrı cins arasında fiziksel bir çekim olmadığı sürece kadın ya da erkeğin diğerini eş olarak seçmesi söz konusu değildir. Toplumsal bir zorlamayla yapılan bir evlilik değilse tabii. Erkek ve kadın genelde birbirlerinin belirli fiziksel özelliklerine ilgi gösterirler.. Örneğin kadının doğurganlığının göstergesi olan ince beli ve yuvarlak kalçaları genelde erkeklerin çekim duymasına sebebiyet veren özellikleridir. Erkeklerinse geniş omuzları onların kadınlar tarafından güçlü ve koruyucu bir eş olarak algılanmaları için bir işaret olabilir. ( Tabii bunlar sadece bir iki örnek ) Kısaca erkek ve kadın, çocuk doğurup nesli devam ettirebilecek uygun özellikleri karşı cinste arar. Ama sonuçta bu özellikler toplumdan topluma, bireyden bireye değişiklikler gösterir. Bu nedenle her insan kendine göre eş bulabilme şansına sahip olabilir.
Bir de değişen dünyada değişen toplumsal beklentiler dönem dönem insanların eş seçimlerinde de kimi değişikliklere yol açmaktadır. Hayvanlardan bizi ayıran toplumsal yönümüz, etik kurallar ve ahlaki standartlar, değişen zaman ya da bulunduğumuz yer eş seçmedeki belirleyeci özelliklerin de değişmelerini sağlıyor. İlk çağlardaki kadınlarla, Ortaçağdaki insanın hoşlandığı kadın tipiyle bugünkü bilgi çağı erkeğinin kabul ettiği ideal özellikler çok farklı. Rönesans tablolarındaki yuvarlak göbekli, dolgunca kadınların yerini 20. yüzyılda incecik bedenli genç kızlar aldı. Ve yine aynı yüzyılın sonunda mankenlik ölçülerinin vardığı inanılması küçük boyutlardaki standartların topluma verdiği mesajlarla günümüzde genç kızlar beğenilmek için başladıkları dietlerden kendilerini kurtaramayanların dismorfik bedenlerine doğru korkunç sonuçlar getirmiştir. Son yıllarda kimi moda çevrelerinde yeniden daha dolgun mankenlere yer verilmeye başlanması yanlışların tamir edilme çabasıdır.. Paris moda çevrelerinden dünyaya yayılan anoreksik manken tipi, kadınlar arasında hala ideal olarak görülürken yuvarlak kalçalarıyla daha sansüel Akdeniz ölçüleri çoğu zaman erkekleri cezbetmeye devam ediyor..
Kadınların vücutlarını erkekleri etkilemek için kullanmaları bir yere kadar normaldir. içgüdüsel arayışımızın, yaradılışımızın ayrılmaz bir parçasıdır bu. Her kadının fiziksel olarak beğenilmek istemesi kadar doğal bir şey olamaz.. Özellikle kendi için seçtiği erkeği elde etmek için, onu etkilemek için tüm hünerlerini sergilemesi doğaldır. Çünkü fiziksel bir uyarı olmadan bir ilişki yönünde ilk adımı atmak mümkün değildir tabii.
Ve dönem dönem karşı cinse çekici görünmenin yeni yepyeni yolları da ortaya çıkmakta...Doğallıktan gittikçe uzaklaşan yeni hayat insanların bedenlerini de etkilemeye başlamış gibi. Hayatın kendisi gibi erkeği erkek, kadını kadın yapan doğal özellikler, kimi yönlerden insanlara yetmez olmuş gibi.. Çekici sayılan nitelikler içinde artık bir çok yeni şeyler var..
Mesela son senelerde neredeyse her yaştan insanın en büyük tutkularından biri haline gelmiş olan dövmenin sık sık çok seksi olduğunu söyleyenler duyuyorum. İnsanların kendi doğallıklarını suni şeylerle bozmalarının bugün ne kadar makbul bir şey haline geldiğini görmek bence üzücü. İnsanlar, özellikle de kadınlar bunu o kadar çok yapmaya başladılar ki.
Doğallığın dışına çıkan bir çok şey yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Kadın kendi doğal göğüslerini silikonla kat kat büyüterek erkeklerin bakışlarını üzerine çekmeyi hedefliyor. Bir diğeri omzuna, göğsüne, bacaklarına, yaptığı tatoo'larla kışın ortasında yarı çıplak geziyor... Halbuki tbasit olarak düşündüğümüz zaman erkeğin bizi en doğal halimizle beğenmesi daha mantıklı değil mi? Doğal olmayan bir şeyin seksi olmasının mümkün olmadığını düşünüyorum. Doğal bir göğüs gibi, kendiliğinden dolgun dudaklar gibi olabilir mi silinkondan yapılmış suni uzuvlar?? Ama tabii ki bu sadece benim fikrim.
Değişen şeylerden bir diğeri de görsel uyarıma açık olan erkeğe hayal gücüne yer bırakmayacak kadar rahat yaklaşan yeni çağ kadınlarının vücutlarını sınırsız sergilemeleridir.. Bu şekilde kadınların erkeklere verdikleri cinsel mesajlar her şeye çok daha fazla açık olduklarını gösterirken, tek eş seçmekten ötesi bir hayatın içindeki liberal toplumun sınırsız boyutlardaki tatmin arayışının kaybolmuşluğunu düşündürüyor bana. Kendimize olan saygımızla birlikte, toplum içinde nasıl bir imaj yaratmak istediğimizin sınırlarını koyanlar yine biz bireyleriz. Kadının amacı sadece kendine her an yeni bir cinsel partner bulmaksa eğer hayvansal iç güdüleri dışında hiç bir şeyin önemi kalmaz. Ama gerçek bir kadın bedeninden daha ötesidir. Kadın cinselliği, göğüslerinin, bacaklarının ötesinde bir çok şeydir. Sanırım bir kadına duygusal yönden bakan bir erkek için de durum böyle olmalı. Kadınla erkeğin arasında yatak odası sınırlarının ötesinde şeyler de vardır. Herşey ucuz bir pazar niteliğine indirilirken kadınlar kendilerini bir çok kez bu et pazarında sergilemek için yarışan bireylere dönüşmüşlerdir. Güzelliğin sınırlarını dejenere eden, bedenini cinsel silaha çeviren kadın kendini aşağılamaktadır ve bunun farkında bile değildir.
Sex appeal, cinsel cazibe, erotizm ve estetik kavramlar vulgarite'yle yer değiştirmekte..
Yazın kumsallarda 16 yaşındaki genç kızlardan elli yaşlarındaki kimi kadınlara kadar popolarını tamamen ortada bırakan string mayolarında güneşlenenler ava giden avcı gibiler. İdeal erkeği ararlarken en kolay yolu seçtiklerini unuttuklarına inanıyorum. Bedenimizin bize ait en özel noktalarının herkesin malı haline geldiği günden beri hiç bir şeyin özelliği kalmamış gibi duruyor. Dejenerasyonun başladığı andan itibaren vücutlarını bugün biri yarın bir diğeri ile paylaşmaya hazır gibi gösteren günümüz kadınlarının ve erkeklerinin oluşturdukları modern toplum insan aklının diğer beklentilerinden büyük oranda vaz geçmişe benziyor. İnsanın hayvansal özelliklerinin yanında, sahip olduğu kimi başka değerlerin etkisi gün geçtikçe silinirken daha bir çok güzelliklerimiz, bizi insan yapan düşünsel yönlerimiz de kimi anlamda değersizleşiyorlar mı acaba?..
Batya R. Galanti