24 Mayıs 2022 Salı

 

Üniversitelerde devam eden bayrak kavgası

2021 Israel-Filistin çatışmasından bir yıl geçti. Bir yıl boyunca bölgedeki huzursuzluk hep devam etti. Bu ülkeye geldiğimden beri yakından tanıdığım, kimi yerde onunla yaşamaya alıştığım bir yaşamdan yeni bir kesit bu sadece...
Gün gelip yeniden tekrarlanacağını bildiğimiz bir savaşın ensemizdeki soluğunu hissederken kutsal toprakların binlerce yıllık hikayesinin devamını yaşadığımız bu modern çağın çocukları olan bizler, Tora'dan bugünlere yazılan tarihin  kimi satırlarına şahitlik etmek şerefine eriyoruz. Ve son günlerde halkımın ve ülkemin yaşadıklarını gördüğümde sorular bir kez daha çoğalıyor. Bir kez daha diğerleriyle aramızdaki yabancılık hissi büyüyor gözlerimde.
Tüm insanlığın düşmanıymışız gibi hissediyorum bizleri.  Tarihte vuku bulan tüm olaylardan sorumlu tutulduğumuz  zamanlar gibi ...Bugün atılan tarih değişse de olayların şekli aynı olmasa da, hissedilen düşmanlık geçmişle çok yakın.

.................................

6 Mayıs 2021'de Yeruşalayim'de başlayan karmaşa, bayrak yürüyüşü ve Hamas'ın ilk attığı roketin peşisıra gelen saatler içinde kızışan çatışmaların tekrarlanması ne kadar mümkün göreceğiz birazdan.

2022'nin beşinci ayının sonlarına gelirken  yeniden "Yeruşalayim Günü" kapımızda.  28 Mayıs, "Yom Yeruşalayim!". Hamas, 1968'den beri her yıl organize edilen bu etkinliğe son senelerde karşı çıkıyor.  Israelliler olayları provoke ediyor denirken tehtidler birbiri arkası sıralanıyor. Eski şehirden bayraklarla geçerseniz vururuz, roket atarız, intihar eylemleri başlatırız... diye bağıranlar var.
Farklı ideolojileri bünyesinde toplayan hükümetimizse, nisan ayı başında, Bennett'in "Yamina Partisi'nden"İdit Silman'ın istifasının ardından meclisteki çoğunluğu kaybetmişti. Geçen günlerde, koalisyon ortaklarından,  ultra-sol Meretz'ten meclise giren Rinawie Zoabie'nin, sağa kayış göstermek eğiliminde olan yönetime karşı Arap azınlığın haklarını savunmaya devam etmek adına istifasını sunmasının ardından beşinci bir seçime gidilmemesi için olasılıklar tartışılırken başbakan Bennett'in hangi yolu seçeceğini, hükümetin, sonu gelmeyen sorunların ve istifaların üstesinden nasıl geleceğini göreceğiz. Sanırım beşinci seçimin yolu çoktan göründü bile.
Politik belirsizlikler devam ettikçe içeride yaşanan sorunllardan kaynaklanan boşluklar bizi çökertmek isteyen düşmanların işlerine geliyor.

..............................

Yıl 1995'ti, Yeruşalayim'e, Kotel'e gittigimde, içimde burada çok büyük bir heyecan hissetmiştim. Anlatılması güç,  beni bu yerde bambaşka duygulara sokan bir atmosfer vardı. Bir masalın içine girmek gibiydi bu. Esrarengiz bir şeydi..bir tılsım, bir büyü gibi. Gözlerimin dolmasına engel olamadığım bir titreşim gibi...
Sebebi neydi tam olarak bilinmez. Çevremde hiç kimse o an ağlamıyordu. İnsanlar sadece huşu içinde dua ediyorlardı. Benim içimdeki hislerse, sanırım bizi bu topraklara bağlayan tarihin gerçekliğine inandıran o duvar ve daha aşağıda duran, eski mabete ait olan kalıntılardı...Tarihin ve kitabın yazdığı herşeyi tasdikleyen bir görüntüydü bu.
Geçen sene Yeruşalayim'de, Har Habayit'te, yani Yahudiler için en kutsal olan noktada, eski Mabet'in kalıntılarının hemen üzerinde. Araplar tarafından I S. 600'lerde  inşaa edilmiş olan Al Aqsa'nın avlusunda başlayan huzursuzluğun önümüzdeki günlerde yeniden tekrarlanması mümkün.
Eski şehrin beşte birini kaplayan, Al Aqsa ve onu çevreleyen avlunun sadece Müslümanları kabul ettiğini biliyoruz. Müslüman olmayan birinin buralara girmeye hakkı olmadığını savunan bir vakıf tarafından yönetilen bu yerde, Beit Hamigdaş'ın kalıntıları üzerinde dolaşan bu insanlar, 1967'den bugünlere dek bu alanı yönetmek hakkına sahipler.
1967 savaşında bizleri bir lokmada yutmaya hazırlanan düşmanlara rağmen, canlarını vererek bu yerleri  alan Yahudiler, avlunun içinde bir köşede sessizden dua etmek için bile Yahudileri buraya almamak için huzursuzluklar başlatmak şansını tanıyorlar onlara.
Bizde tarih tekerrür etmiyor, çünkü aramızdaki kavga bir an için son bulmuyor...Tarihin kendisinin içindeyiz hep, aynı huzursuzluklar ve olaylarla....
Yeruşalayim'de başlayan, Lod ve Ramle'de devam eden bir huzursuzluk var...
Bayraklarla yapılacak yürüyüşü tehtid edenler,  bizden herşeyi istemeye devam edecekler. Onların istediklerini yapmadığımızda huzursuzluklar ve taşkınlıklar başlatacaklar. Sonuçlarıysa bir defa daha bizim deftere kötü not olarak geçecekler.
Bayrağımıza karşı çıkanlar üniversitelerde Filistin bayraklarıyla gösteri yapıyorlar. Israel Devleti Üniversitelerinde eğitim gören Araplar Israel'in yıkılması içi slogan atıyorlar, Konuşma özgürlüğü adına son olarak Beer Sheva'daki Ben Gurion Üniversitesi Kampüsünde gösteri yapan Araplara izin verenler bir gün evvel Israel bayrağını üniversite kampüsüne almak istememişler.  Filistin bayrakları Arap milletinin hak ve özgürlüğünü temsil ederken Israel bayrağı bir provokasyon aleti olarak kabul ediliyor.

https://twitter.com/kann_news/status/1528664825458475010?ref_src=twsrc%5Etfw%7Ctwcamp%5Etweetembed%7Ctwterm%5E1528664825458475010%7Ctwgr%5E%7Ctwcon%5Es1_c10&ref_url=https%3A%2F%2Fwww.israelnationalnews.com%2Fnews%2F328026 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder