Yaşadığımız sürece o kadar çok şey öğreniyoruz ki. Özellikle, insan denen varlığı, farklı karakter yapılarını, aynı insanın bir yerden diğerine değişen davranış kalıplarını, kültürlerini, algılayış şekillerini, neleri sevdiklerini, nelerden nefret ettiklerini, bir Türk'le bir Israelli arasındaki derin farklılıkları, aynı dünyada yaşayan ayrı insanların arasındaki uçurumları ve aramızdaki çok büyük farklılıklara rağmen bazı konulardaki ortak yanlarımızı, aile bireylerimizin doğduğumuz günden itibaren fikirlerimizi nasıl etkilediklerini, azınlık içinde yaşayan bir insanla diğerleri arasındaki farklılıkları..bizleri bugüne gelene dek şekillendiren ve değiştiren herşeyi...
Çocukken, ufacık kafamızda çok şeyler bildiğimizi zannettiğimiz yıllardan olgunluk çağımıza gelene dek keşfetmeye devam ettiğimiz bir hayat bu. Ve bu hayatın içindeki bir çok farklı insanlar ve olaylar bizim düşündüğümüz ve inandığımız bir çok mit'in, gerçek olduklarından emin olduğumuz kişisel görüşlerimizin, genele yüklediğimiz kimi yanılgılarımızın, kafamızdaki kalıplaşmış bir çok şeyin peşindeki hayali dünyaların çok kez gerçek olmadıklarını ve evrenin ne kadar çok başkalardan oluştuğunu keşfettik...Ya da belki de ben keşfettim.
Ve her gün, çoğu kez belli bir cehalet, belli bir saflık içeren bu kişisel dünya yavaş yavaş değişime uğradı ve uğramaya devam ediyor. Kimileri olumlu kimileri biraz daha zorlayan bir değişim bu.
Bazen gerçekler yüzümüze bir tokat gibi inerlerken bazen bizi bir kez daha olgunlaştırıyorlar. Ve birden herşeyi yeniden gözden geçirmemize neden oluyorlar. Kendimizi, yakınımızdakileri, biraz daha uzağımızda oldukları halde hala üzerimizde belli bir etkiye sahip olan bir diğerlerini, toplumsal olayları...ve belki de tüm evreni
Dünyaya gözlerimizi açtığımız çekirdek ailemizin hayatımıza olan etkilerini bilmenin çok şeyi değiştirmeyeceği gerçeğiyle yola devam ederken sabahın ilk ışıklarıyla uyandığımızda, içinde var olmak zorunda olduğumuz kendi bedenimizle birlikte, kişisel evrenimizdeki evimiz, ailemiz, çocuklarımız ve o halkanın dışında var olan herşeyin üzerimizde belli etkileri var. Bizim dışımızdaki dünyadan bize yayılan farklı frekanslarda yaşamaya devam ediyoruz.
İlk gözümüzü açtığımız günkü dünyadan...yaşamın bizi götürdüğü farklı noktalarda hep üzerimizde bir şeylerin direk ya da dolaylı etkileri var.
Evlendiğimiz insanın bize kattıkları bazen bizden aldıkları var..dünyaya getirdiğimiz çocuklarımızın da öyle..... Ve yaşamayı tercih ettiğimiz mekanlarla gelen yepyeni şeyler...bizi bugünkü bizler yapan yığınla etmen....
Hayalkırıklıklarımızla sevinçlerimizin, beklentilerimizle verdiklerimiz arasında kurulan kimi uyumlu kimi zorlu ilişkiler....ve bu şekilde sürekli bir öğrenim içindeyiz. Yaşam bizi ister istemez eğitiyor. Öğreniyoruz. Bazen konuşmayı, bazense susmayı.
Maddi ve manevi etkileşimlerle kimi büyüyen kimi duraklayan, kimileri kaçınılmaz düşüşlerle giden bu yaşamı sevgi ve anlayışla kabul etmek zorunda kalarak olgunlaşıyoruz, her gün biraz daha..
Başladığımız noktadan varacağımız son noktaya dek arada durduğumuz istasyonlarda yaşamımıza binen ve inen kişilerle beraber. Bu yolu bizimle baştan sona kattedecek tek kişiyse sanırım sadece kendimiziz.
Hayatımızın bir parçası olmak isteyenleri sevgiyle kabul ederken yollarına başkalarıyla devam etmek isteyecekleri salmaktan başka çaremiz kalmıyor. Ve bu yolda bize hep bir şeyler öğretenler karşımıza çıkıyorlar. Kimileri zorlu dersler olsalar da.... yaşamın bize getirdiği iyi veya daha az iyi insanları kabul etmekten başka çaremiz kalmıyor.
Yaşımız ilerledikçe kimi yönlerimiz güçlenirken bazı yönlerden zayıfladığımızı farkederken kendimizi yeni yeni şartlara adapte etmeye çalışıyoruz. Sabırlı olmayı, acı çekerken bile gülümsemeyi öğreniyoruz. Derin bir nefes almaktan başka çaremiz kalmıyor çoğu zaman...
Ve gün geliyor bir kez daha konuşuyoruz, o sürekli bir yerlerde arayıp, nerede olduğunu sorup soruşturduğumuz o "KOCAMAN GÜÇLE"!!
En büyük duam, kendime ve çevreme karşı iyi bir insan olmak. Kabul etmek.. Hatalarımı fark etmek. Yeterince yargılamadan, başkalarından görmek istemediğim şeyleri başkalarına yapmamak.
Merhaba dediğim her güne elimden geldiğince gülümsemek.
Öğreniyorum ben hala..dedim ya hayatı, insanları, evreni...kendimi!!!
Ve hala bir şey bilmiyorum!!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder