Gittikçe artan gerilim
İç Güvenlik Teşkilatı, Shin Beth ( Şabak)'ın Israel'in altını üstüne getirdiği aramaların ardından, Yom Atsmaut'un son saatlerinde, El'Ad'ta üç kişiyi öldüren teröristler dün sonunda ele geçirildiler.
Bu iki katilin yakalanmasının ardından, özellikle bu şehirde yaşayanlar başta olmak üzere herkes bir nebze de olsa rahatladı. Ancak bir taraftan belki derin nefes aldık desekte sonuçta her an yeni bir saldırının olma olasılığı yine yüksek.
Ayrıca, Shin Beth'in bu son olaydaki performansındaki açığından bahsetmemek zor. Günlerdir deliler gibi aradıkları teröristler, saldırının gerçekleştiği yerden en fazla 1 kilometre uzaktaki ormanlık alanda gizlenmişler. Sonuçta, güvenlik görevlileri buraları aynı saatlerde aramadılar mı? Ya da nasıl aradılar ki bunlar üç gün süresince katliamın yaşandığı noktaya 1 kilometreden daha az bir mesafede saklanmaya devam edebildiler.
Ve Shin Beth tarafından yakalanmalarının ardından elleri arkada bağlanmış halde, yerde dizlerinin üzerinde duran teröristlerin görüntüleri yansıdı media'ya. Haberi veren spikerin konuşmasıysa özellikle dikkatimi çekti. Üç gündür yemeden içmeden, susuz bir halde kalmalarının ardından iyice bitkin düşen bu iki insan diye "hallerini"(?) tarif eden, "Israelli Spiker"'i duyduğumda, kısmi bir şok içindeydim. Konuşmalarından neredeyse bu iki katile acımam gerektiğini düşünebilirdim. Aklını iyice kaçıran basın, bu iki kişinin daha üç gün önce, üç insanı çocuklarının yanında baltayla doğradıklarını unutacak kadar şaşırdılar sanki. Basın bazen iyiyi, kötüyü, doğruyu ve yalnışı..insanca değerlerle, katillere yakışan sözcükleri de şaşırabiliyorlar mı? O an o spikerin gösterdiği "empati"kimeydi??? Bu tarz konuşarak "acıma"duygusunu hangi tip eylemlerden sonra, kimlere gösterilebileceğini kimlere kanıtlamak peşindeler bunlar acaba???
İnsani duygular insanca yaşayan, insan olan herkese verilir!!! Ama sadece üzerlerinde tallit olduğu için, sadece Yahudi oldukları için baltalarla kafaları kolları kesilerek, çocuklarının yanlarında öldürülenlerin katillerine merhamet sözcükleri kullanmakta ne demek oluyor?? Bu iki yüzlülük içinde, teröriste karşı merhamet duygusu uyandırarak bir birilerine bir şeyler kanıtlama amacı güden tiyatrolarını bizlere yedirmesinler lütfen!!!
El'Ad şehrinde, o gece o iki "tip" tarafından katledilen iki genç insandan birinin eşi anlatıyordu. Çocuğunun babasının öldürülüşüne tanık oluşunu. Sadece 6 yaşında bir çocuk ( sekiz yaşında sanmıştım en başta). etrafta bulunanlara baltayla saldıranlara karşı elindeki sopayla mücadele eden babasının son anlarına tanıklık etti. Ve o genç adam sayesinde orada bulunan çocuklar ve diğerleri kaçmak için fırsat buldular. Kendi canını diğer insanları kurtarmak için öne atan bu insanın cesareti ve yiğitliği onu geri getirmeyecek. Tanrının ona verdiği kuvvetle, ölüme karşı direnmeye çalıştığı anlarda, başkalarının hayatlarını ellerinden kurtardığı o iki şeytansa Israel hapishanelerinde beslenmeye devam edecekler şimdi.
Evet, bizlerin bir sürü para vererek yaptırdığımız diş tedavilerini bile bedavaya yaptıkları Israel hapishanelerinden seneler sonra çıkacaklarında, buraya girdiklerinden çok daha besli daha bakımlı görünecekler.. Sonuçta Hamas'la yapılan her yeni anlaşmada serbest bırakılan Filistinli teröristler, bu devletin hesabına üniversite öğrenimlerini tamamlamış, içeride birlikte yattıkları diğer esirlerle yemek ve spor faaliyetleriyle zaman geçirmiş, senelerce aldıkları 1600 şekel aylığı da kenara koymuş bir şekilde özgürlüklerine kavuşabilecekler... Neredeyse, öldürdükleri Yahudilerin hesabına bir de ödüllendirilmiş olarak hayatlarına devam edecekler. Şimdilik yakalandıkları an çektikleri fotoğraftaki ilk pozları sigaralarlaydı.
Bu iki pislikten birinin, eyleme çıkmadan evvelki Twitter paylaşımında, "Al Aqsa'nın özgürlüğüne kavuşması" davamızdır diye yazmış olması, Filistinlilerin içinde devam eden kışkırtmaların gündemi koruduğu, Ramazanín bitişinin hiç bir şekilde sukuneti geri getirmediğinin ispatı.
Halbuki normal zamanlarda hiç buraları gezmek fırsatını buldunuz mu bilmem. Al Wakf'in elinde olan Al Aqsa'yı kimin ziyaret edip edemeyeceğine karar verenler onlardır. Kafaları karışıp, huzursuzluk çıkarmaya çalışmadıkları sürece, sadece Kuran'dan size sordukları süreleri ezbere söyleyebilirseniz buraya girmenize yine "sadece onlar" izin verirler. Şu ansa her yer kaynıyor. Jerusalem Filistin'in başkenti olmadan yatışmayacaklarmış...
Hamas, buradaki Arapların dava adamı olmaya and içti. Kışkırtmalar son hız devam ediyor. Ve Israel'in Güvenlik Kurulu üst üste toplanırken alınan kararlar, ya da üzerinde durulan seçenekler arasında, benim uzun süredir aklımda olan bir şey sonunda gündeme gelmiş görünüyor! ; "Hamas"terör grubunun büyüklerini temizlemek!!!
Ancak eskiden Israel bir şey yapacağı zaman sessizden, konuşmadan yapardı...
Son senelerde, medianın her şeye karışmasımıdır, politikacıların puan toplama heveslerimidir bilinmez, daha karar çıkmadan sesler çok fazla duyuluyor. Susmanın ne demek olduğunu unuttular bugünküler.
Şimdilik hiç bir karar çıkmadı.... Belki Yehuda ve Şomron'da ( Cenin'de) bir operasyon yapılacak tartışmaları gündeme düştü... Böylesi bir operasyon, Gazze'yle de ortamı kızıştıracak mutlaka...
Kıçı sıkışınca sesi birden korkudan havlamaya başlayan Yahya Sinwar; İDF, Hamas büyüklerini hedef alırsa Israel'de deprem olur demiş!!!
Bekliyoruz!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder