Anne dün onu sadece kapıya kadar götürmek istemedim, asansörle yukarı çıkarmak için ısrar ettim ama Safta ( Anneanne ) gerek yok dedi diye hatırlattı.
Annemi her görüşünde son derece mutlu olan bu genç çocuğun insanlara olan özel ilgisi bugün ender rastlanacak bir şeydir.
Çoğu kez ilk çocukluk yıllarında kalan böylesi saf bağlar genelde çocukların ergenliğe geçtikleri senelerde yerlerini arkadaş çevresiyle değiştirmeye başlar. Anneden babadan ve ailenin diğer yakın üyelerinden kopan bu ilgi yerini arkadaşlara, karşı cinsle ilk beraberliklerle başlayan yepyeni bir sürece terk eder.
Ve bu durum, gençlerle aile arasında birden bire çok keskin bir ayrılık yaratır. Bir anda sanki çocuğunuzun sizden tamamen uzaklaştığına tanıklık edersiniz.
Aslında doğal gelişimin bir parçasıdır bu uzaklaşma. Çocuk sadece büyüyordur ve ilgi alanı ilk kez anne babadan dışa kaymaya başlamıştır. Ve ne yazık ki bu süreç geri dönüşü olmayan bir süreçtir. Geçici bir dönem değildir.
Bir kez, çocuk gençlik yıllarını yakaladı mı hayat sizler için farklı bir yön alır. Size adeta tapan küçük hayranlarınız birdenbire sizi görmez olurlar. Bunu da sevgiyle kabul etmekten başka çareniz kalmaz.
Tek istediğiniz onların gerçekten dış dünyayla sağlıklı bir iletişim içinde oldukları, mutlu insanlara dönüşmeleridir. Dış dünyaya entegre olmaları, size bağımlı kalmamaları herşeyin başıdır.
Otist çocukların diğerlerinden farkı belki bu anlamda en çok ergenlikte kendini göstermeye başlar.
Yuvadan kanatlanıp uçan çocuklara karşın bu gençler bir yerde hep size tapmaya devam eden küçük çocukların saflığıyla kalırlar.
Onların bu yönlerinden de öğrenilecek çok şey vardır.
Gal'in sevgisi her dönem bambaşka bir boyutlardaydı sanki. Çok küçük bir çocukken bile onun yaşındaki bir çocugin aklına gelmeyecek ayrıntıları düşünürdü.
Daha sadece dört yaşında olduğu bir dönemi anımsıyorum. Konuştuklarını zoraki anladığımız, yemek yememezlikten bir deri bir kemiğe döndüğü yıllardı. ( Onunla bugüne dek yemek konusunda büyük güçlükler yaşamaya devam ediyoruz )
O dönem, neredeyse her konuda yardıma, terapilere koşturduğumuz Gal'in başkalarından gelişmiş tek yönü, karşısındaki insana göstermeyi bildiği muhteşem ilgisiydi. Dört yaşında bir çocuktu yine, annemin bizi ziyarete geldiği bir akşam üstü aniden yağmur bastırmıştı. Ve annem eve gitmesi gerektiğini söylediğinde hepimizden evvel; "Anne safta bu şekilde eve nasıl gidecek? Gitmesine izin verme, dışarıda çok yağmur var"demişti.
Yine altı yaşındayken, bir gece annem ve bir yakın arkadaşını özel bir toplantı için evlerinden almıştık. Arabadan indiğimizde Gal'in, sen anneni tut ben Dina'ya elimi verdim dediği anları ne annem ne de arkadaşı unutmazlar.
Ve Gal hep böyle kaldı.
Aslında onun bu ilgisi kişinin sevdiğine kol kanat geren bir insanın en saf haliyle ortaya çıkışıdır.
Bir insanı sevdiğinizde onu korumak istemeniz en doğal şeydir.
Çocukluk arkadaşımın sesi, son telefon konuşmamızda kulağıma biraz buruk, biraz endişeli gelmişse aradan geçen günlerde onu arayıp, herşeyin yolunda olup olmadığını sormamdan daha doğal bir şey varmıdır?
Yüksek ateşle yatan bir sevdiğinizin ertesi sabah ateşinin düşüp düşmediğini merak etmek normal değilmidir?
Sadece kimi insanlar her telefon açtığınızda nefes almadan hafta sonunda nerede olduklarını anlatırlar.
Her telefonda, iş yerinde son kez onları neyin ve kimin sinirlendirdiklerini nefes bile almadan size açarlarken, kendi iş sorunlarının detaylarının karşılarındaki insanında hayatlarındaki tek sorun olduğundan emindirler. Kendi baş ağrıları, kendi çocukları, kendi dünyaları ve sadece ve sadece onlar vardır onlar için.
Bir kez olsun ilgilerini kendi dünyalarından başkalarına kaydırmayı beceremeyen insanlardır bunlar. Bazen bu insanlar en yakınınızdadırlar.
Uzağınızda olduklarında bile kumandayla sizi ve diğerlerini parmaklarının ucunda oynatmaya çalışan insanlar bu duruma karşı çıkmaya kalktığınızda sizi manipüle etmeye çalışır, yıpratma taktikleri uygularlar.
Sonunda bir de sevgi konusunda başkalarına vaaz verirler.
Karşınıza içlerinde gerçek anlamda sevgi taşıyan insanlar çıktığında bu tiplerin sizi duygusal olarak sömürmekten başka hiç bir etkileri olmadığını kavrarsınız.
Halbuki, hayat boyu onlardan tek beklentiniz biraz sevgi ve karşılıklı saygıdan başka bir şey değildir.
Sizin sınırlarınızı, sizin hayatınızı, sizin kişiliğinizi hiçe saymayan bir ilişkiden başka bir şey değildir aradığınız.
Birbirimizin özel alanına saygı göstermek. Her insanın kisisel sınırları olduğunu bildikten sonra, gerisi kolay.
Sevgiyi ve ilgiyi ise galiba en çok Gal'den öğrenmek mümkün.
Kimilerine ise bazen artık dur demek ilaç gibi!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder