Hayatımda ilk kez Timna Park'a kuzenim ve ailesiyle gitmiştim. Sene 1995'ti. Onlarla birlikte ilk kez Eilat şehrine çok yakın olan bir kibutz'ta kalmıştık. Kibutz Eilot'ta.
Bir çok kibutzların geçim kaynaklarından biri de turizmdir. Bunlar iç ve tabi dış turizme hizmet ederler.
Bu kibutz'da kuzenim ve onun iki ufaklığıyla kaldığımız günlerde, Eilat Şehrini ve yunusları görmemin dışında bana en ilginç gelen şeylerden biri de, yine Eilat'ın yaklaşık 25 kilometre kuzeyindeki Timna Parktı.
Bugün sana Eilat yakınlarındaki en özel yerlerden birini göstermek istiyoruz dediğinde merak etmiştim, bu özel yer neresidir diye.
Timna Park dediğinde, aklıma yemyeşil bir alan gelmişti hemen. Bildiğim tek park yeşil alanlardı. Arabaya bindiğimizden sadece 10 dakika sonra, ana çevre yolundan yeni bir başka yola girdiğimizde gözlerim farklı bir manzara aramaya başlamışken çevremde tek gördüğüm şey hala daha devam eden kupkuru topraklar, gözlerimin görebildiğince uzanmaya devam eden çöldü.
Kuzenimle çok samimi olmadığım için, çok fazla yorum yapmadan, kendi şaşkınlığımı kendime saklarken, bir süre sonra arabadan indiğimizde, aynı gün bizden başka kimsenin olmadığı açıklık bir alanda arabayı bırakarak yürümeye başlamıştık.
O dönem, daha tam olarak hiç bir şeyin belli bir insan eli değmislik hissi vermediği bu vahşi yerlerde yürürken, bir yerden sonra karşıma değişik bir manzara çıkmasını beklemiştim. Ve sonunda gözüme çarpan ilk farklı şey ufukta kızıl renkte kumların ortasında, cehennem sıcağının orta yerinde kocaman bir mantar şeklindeki kayaydı. Yaklaşık 20 metre yüksekliğinde olduğunu tahmin ettiğim bu kaya, toprak kaymasının ortaya çıkardığı bir oluşumdu.
O an o yerlerde beynim, dünyayı terk edip bambaşka boyutta, yepyeni bir gezegene iniş yaptığımı hayal ediyor gibiydi. Bana bildiğim tüm manzaraları unutturan bir noktadaydım.
Çoğu zaman doğanın bize hediye etmiş olduğu farklı farklı güzellikleri gözlerimiz görmese de bu evrende insanların ağızlarını açık bırakacak öyle değerler var ki. İşte aslında Timna Parkta böyle bir doğal alan.
10 milyon yıl evvel, Suriye Afrika Vadisinin oluşum sürecinde ortaya çıkan bir doğal ortam burası.
Bu çevrede yapılan ilk kazılara göre, Yahudi Kralı Shlomo Ha Meleh yani Hz Süleiman döneminde bu alanda, kuyulardan çıkarılan bakırı erittikleri fırınların kurulduğu düşünülmüşse de daha sonra yapılan arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılan kimi aletler, kap ve kumaş parçaları buradaki ilk bakır işletmelerin Shlomo Ha Meleh'ten daha önceye, İÖ 1300 yıllarındaki Mısır Uygarlığı dönemine ait oldukları anlaşılmış. Mısır'da aşk ve bereket tanrısı olan Hathor'a ( Mehet-Uret) 'e adanmış olan kimi kalıntılara rastlanmış.
60 kilometre karelik bir alanı kapsayan Timna'da en çok ziyaret edilen şeylerden biri, Süleiman'ın Sütunları olarak tanınan, yaklaşık 40 metre yükşelikteki doğal oluşumlardır.
Milyonlarca yıllık toprak kaymaları sonucunda ortaya çıkmış olan bu doğal dikeç oluşumlar, sanki insan eliyle yapılmış kadar mükemmel bir güzellik sundukları için, bu tarihi değerlerin insan müdahalesiyle hiç karşılaşmamış eserler olduğuna inanmak kolay değildir.
Böylece Timna Parktaki kayaların ortasında bir de küçücük bir göl bulunur. Evet, hani filmlerde, çöllerde saatlerce aç ve susuz yürümek zorunda kalan insanların birdenbire gördükleri bir vaha gibi bir göl. Bir anda karşısınıza küçük bir su birikintisi çıkar karşınıza.
Tabii şimdiki zamanda o binlerce yıl evvelki yanlızlığından, terkedilmişliğinden çıkarılmış bu alanda, küçük bir restoran ve çocuklar için göl çevresinde bazı atraksyonlar mevcuttur.
Ayrıca Timna Parkta, Yahudilerin, Mısır'dan çıktıktan, Kenaan Topraklarına yani Israel'e vardıkları günlere dek çölde 40 yıl geçirdikleri macerayı anımsatacak, o dönem kullandıkları çadırları gösteren bir örnek çadır sergilenir bu alanda. Tora'da verilen ölçüler ve orjinaliyle eş bir çadırdır bu.
Israel'de yine, din ve kutsal kitap ağırlıklı ziyaretlerden bir tanesini doğayla bütünleştiren, dünyanın diğer köşelerinden bu anlamda biraz farklı bir ortamı size taşıyacak bir park alanıdır bu.
Herşey aradığınız, merak ettiğiniz şeyin ne olduğuna bağlı belki. Kimisine göre, kupkuru bir yer dahadır belki burası. Bir diğeri için kimi çöl bitkilerini, farklı türde, ender rastlayacağınız ağaç türlerini, farklı bir toprak yapısını size tanıtacak ve tüm medeniyetten bir an için sizi uzaklaştırıp gözünüzün görebildiği kocaman, bakır renkte bir toprak alanı içinize sindireceğiniz değişik bir macera olarak görülebilir Timna Park.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder