16 Mart 2022 Çarşamba

Başarının ölçüsü  

Başarı ne demektir?

Bu kelimenin sözlükteki anlamı; 1- Başarma eylemi  2- Üstesinden gelinen, başarılan iş diye yazıyor...

Peki başarılan, üstesinden gelinen bir işin bir şeyin ardından hissedilen duygu psikolojide nasıl nitelenelir ?  Mutluluk, zafer, tatmin.....

Dünyaya daha kısacık bir zaman evvel gelen, bir yaşında bir insan için, bir bebek için başarı nedir? İlk kelimeyi ağzından çıkarabilmek bir ya da bir buçuk yaşında bir bebek için başarımıdır?

Sanırım öyledir.

Bir anne ve babanın en büyük mutluluklarından biri bebeklerinin ağzından çıkan ilk söze tanıklık etmektir. Bebeğinizin ağzından ilk kez anne sözünü duyduğunuzda hissettiğiniz şey koca bir mutluluktur.

İlk adımını atmayı başaran oğlunuza baktığınızda enteresan bir şekilde bu kez mutlulukla karışık bir zafer de vardır. Galiba bu kez,  ilk adımlarla ilk söz arası farklı bir duygu daha yaşanıyor. İlk adımlarda sanki bir defada dünyaları fethetmişler gibi bir his yaşayabiliyorsunuz. Mutluluğun ötesinde bir zafer duygusudur bu. İlk kelime ise, daha konuşmaya başlamak için çok uzun bir süreç gereken döneme doğru sadece birinci adımdır. İlk sözün ardından bir insanın konuşmayı başarmasına giden yol daha uzundur ve daha çok zaman beklemek zorunda kalabilirsiniz.

Hayatta hep bazı ilkler vardır. Bazen bu ilkler kocaman zaferlerdir bazense küçücük mutluluklardır. Minicik başarılarla gelen şeylerle hayat hep bir adım daha ileri gider.

Kimi insan ufacık başarılardan kocaman zaferler elde etmişçesine mutlu olur. Bazıları için kocaman başarılar yeterli gelmezler.

Okulda sadece geçer not alan bir talebenin sonsuz mutluluğunun yanında, 100 yerine 95 aldığı için hayalkırıklığı yaşayan bir başka talebe için başarının ölçüsü birbirinden çok farklı olabiliyor.

Ben çocukken, İstanbul'un kenar mahallelerinde bir gecekondu inşa etmeyi başaran bir Anadolu insanı için, derme çatma,  ayakta zor duran, taş ya da kerpiçten bir yuva kocaman bir başarıydı. Anadolunun ücra bir köyünden İstanbul'un,  büyük şehrin insanlara sunduğu imkanlara, kocaman bir dünyaya yaklaşmış olmanın zaferi yeterdi kimilerine. Ertesi gün Eminönü meydanında seyyar bir arabayla salatalık satmaya başladığında kimisi için o ilk kazanç  en büyük başarıydı.

Aynı şehrin farklı bir köşesinde uluslararası ticaret şirketinin CEO'sunun imzaladığı ihaleyle elde ettiği başarının içinde yarattığı mutluluğu ölçebilecek ya da bu iki insanın hislerini mukayese edebilecek bir alet varmıydı?

Düne kadar herkes gibi bir yaşamı olan genç bir adamın geçirdiği ani bir hastalık, bir fiziksel travmanın ardından bir bardak suyu eliyle kavrayarak ağzına götürmeyi becerebilmesi  birden kocaman bir başarıya dönüşmüştür.

Başarı kişiden kişiye göre değişen, göreceli bir kavramdır.

Hiç tartışmasız dünyamızı ileri götürenlerin başarılarıyla, alelade insanların elde ettikleri arasında gerçekten büyük bir fark varsa da, insanlık için çığır açanların başarıları diğerlerinin çok ötesinde anlamlar taşısalar da bireysel başarılar kişiden kişiye değişim gösteriyor. Kendinizi başkalarıyla kıyaslayamayacak kadar ayrı bireylersinizdir bu evrende.

Büyük başarılara imza atan insanlardan biri olmak genelde çoğunluğun yapabileceklerinin ötesinde bir şeydir.

Sahip olduğunuz nitelikleriniz,  yetenekleriniz, olanaklar ve yapabilirlikleriniz ölçüsünde bir hayat yaşamak durumundasınızdır.

Bu yüzden her kişi için başarının anlamı birbirinden farklı olacaktır.

Orta akıllı bir insanın deha olan bir başkasıyla aynı başarıları hayal etmesi olası değildir

Bir bacağı olmayan genç bir kızın, olimpiyatlarda yüz metre koşmuş bir atletle yarışması genelde zordur.

.........................................

Gal, geçen gün, her hafta gittiği toplantı çıkışında babasını aradı. Çünkü eşim onu iş dönüşü arabayla alacaktı..her zamanki gibi.

Ancak yolda meydana gelen bir kaza yüzünden trafikte takılı kalmıştı.

Gal, ilk kez babasına; "Bak seninle bir şey yapalım, ben şimdi buradan çıkıyorum..eve yürüyerek gideceğim. Bakalım eve ilk kim varacak?" demiş.

Gal, eve arabayla yaklaşık 7 yürüyerek 25 dakikalık bir mesafede olan bu Spor Kültür Merkezinden tek başına yola çıktığında bana telefon açtı.  Onun tek başına yürüdüğünü anladığımda, bir an acaba, ışıklara yeterince dikkat eder mi? Acaba birden bir endişeye kapılırsa ne olur? diye bir sürü sorular belirdi kafamda!! Ancak artık 18 yaşında olan bu çocuğa, "Harika Gal, sadece ışıklarda dikkat et tamam mı demekle yetindim!!"

Gal 20 dakika sonra evin park yerinde babasını bekliyordu. Hayatından o kadar memnundu ki! 

Telefondaki sesinde  kocaman bir zafer kazanmış bir genç insanın coşkusu vardı.

Onunla övündüğümü, onunla son derece gurur duyduğumu söylediğimde bu gerçekti.

18 senedir beklediğim bir hareketi gerçekleştirdi oğlum geçtiğimiz gün.

Kendi başına yeterlilik gösterdiği bu davranışı öncelikle onun için ve sonra hepimiz adına bir zaferdi.

Başkalarının belki hiç anlayamayacağı kadar büyük bir zafer ve kocaman bir mutluluk.

Çok kısa bir dönem evveline kadar, yanımdan bir kaç metre uzaktaki çöp kutusuna gidip elindeki kağıdı atmasını söylediğimde bana sen at diyen, süper marketteki raflardan birine gidip bir ürünü almasını söylediğimde karşı çıkan Gal, son günlerde bir çok şeyleri tek başına yapmaya başladı.

Bu onun artık kısmen otonom bir insan olmak yoluna girdiğini işaret ediyor.

Yazımın başından beri demek istediğim bu.

Bizim bir üstümüzde oturan, Gal'le aynı yaşta olan genç delikanlıyla geçtiğimiz günlerde rastlaşmıştık yeniden. Ben, eşim ve Gal.. Buz gibi bir akşamda çıkarken, ben paltomun içinde donuyordum. Genç çocuksa vücuduna sadece bir T-Shirt ve şort geçirmiş antremana gidiyordu.

Gal'in geçen geceki başarısı, onun bir spor müsabakasından altın madalyayla dönmesinin bile ötesindeydi. Hayallerimdeki Gal'in  kendisi için artık bir şeyler yapabildiğini görmüş olmanın zaferiydi geçen akşam!!








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder