23 Mart 2022 Çarşamba

Israel'de terör


Dün, uzun bir zamandan sonra yeni bir terör saldırısı yaşandı Israel'de.

Arabada giderken, radyolar yayınlarını orta yerde kestiklerinde eski günlere döndüğümüzü hissettim  birden.. "Son anda elimize ulaşan bir habere göre!" diye başlayan konuşmalar çok eskilerden, tanıdık gelen cümlelerdi...

2000 senelerinin başlarını anımsatan cümleler. Bir çok Israelli için umutlarla başlayan, 2000 senesi Camp David görüşmelerinin,  Ehud Barak'ın, altın tabakta sunduğu topraklara karşı, Yahudilerin herşeyi kabul etmeye hazır olduğunu düşünen Arafat'ın; "Eğer önümüzde bu kadar eğilmeye hazırlarsa bu insanlardan alacaklarımız bununla bitmez!" fikriyle başlattığı 2. İntifada seneleri!!

Kılıfı hazır bir ayaklanma. Dünya nasılsa onların her senaryosuna açık. Neymiş Israel'in muhalefet lideri Ariel Sharon Har Ha Bayıt'i ziyaret etmiş.

Dünyanın yediği yeme göre, Israel kışkırtıcı davranışlarıyla Filistinlilerin haklarını çiğnemeye devam ediyordu!! Kimse Camp David'te Filistinlilerin, ellerinin tersiyle, onlara sunulan barışı reddettiklerini konuşmuyordu bile. Hiç kimse!! Çoğu dünya vatandaşının, Israel'in barış için verdiği ödünlerden haberi bile olmadı ve bugüne dek bunlar bilinmez. Satır aralarında kalmış, önemsizmiş gibi konuşulmamış, ancak Filistinlilerin gerçekten barış istemediklerinin kanıtları....

O dönem tek konuşulan, Har Ha Bayit'e Ariel Sharon tarafından yapılan, aptal, sembolik ziyaretin getirdiği balagan'dı!! ( karışıklık!)

O zirvenin arkası Israel'de yaşamı tam bir cehenneme döndürmüştü.. En az üç yıl süren, binden fazla insanın, masum Israellilerin canına mal olan terör eylemlerinin yaşandığı dönemi getirmişti, o "barış  görüşmeleri"(!) . Her an her yerde patlayabilecek bir teröristin alacağı canlardan biri olmak korkusuyla 2003 sonlarına kadar devam eden karmaşa...

Her defasında benzer haberlerle verilen dehşet manzaraları.. Tepesi havaya uçmuş otobüsler.. ve olay yerine gelen ambulanslar.. Bir değil, iki ya da beş değil.. Her defasında onlarca ambulans.. ve yerde yatan genç kızlar ve çocuklar...

Dünkü haber radyoda verilmeye başladığında aklıma bunlar geldi, saniyeler içinde. Son anda gelen haberlere göre, Beer Sheva'daki Big Alışveriş Merkezinde bir terör saldırısı....

Bilemedim yine eskisi gibi bombalı bir intihar eylemi miydi?

Yine benzer bir saldırı ancak bombalı değil...Son senelerde olduğu gibi, önce Big Alışveriş Merkezi içindeki park yerinde, terörist arabasını  yürüyenlerin üzerine sürerek bir kaç kadını eziyor ve ardından arabasından çıktığı gibi oradan geçmekte olan genç bir Rav'i onlarca bıçak darbesiyle cansız yere seriyor. Ve sonra önüne gelen kim varsa saldırmaya, yaralamaya devam ediyor.

Bilanço ağır.. 4 ölü.. biri ağır biri orta dereceli iki yaralı...

Akşam çıkan haberlere göre, olayı gerçekleştiren otuz yaşlarındaki adam Israelli bir Daeş teröristi.

Geçmişte ilkokul öğretmenliği (!) yaptığı bilinen Mahmud Abu Quayain... Bir dönem Irak'ta Daeş'ın terör kamplarında eğitim görmüş. Ve daha sonra,  Suriye'de Daeş saflarında savaşmak üzere, Israelli Araplardan savsçı gençler topladığı ortaya çıkarılınca yargıç tarafından kendisine beş yıl hapis cezası verilmiş. Ancak dördüncü yılın sonunda, Mahmud Al Quayain Israel Mahkemesini, yaptıklarından pişmanlık duyduğuna ikna etmeyi başarmış. Eşi ve çocuklarına dönmek istediğini, ailesini tek kendisinin geçindirdiğini, çocuklarının ona ihtiyacı olduğunu söylediğinde  Beer Sheva Mahkemesi hapis süresini bir yıl azaltarak onu serbest bırakmış.

Ve dün, ona inanan Israel Yüksek Mahkemesinin kendisine hediye ettiği özgürlüğün bedelini dört masum insan canlarıyla ödedi...

Önümüzde yaklaşan Ramazan ayı dolayısıyla artan gerilimi anlamakta bir kez daha zorlanıyorum.

Israel Gizli Servisi Shabak geçtiğimiz günlerde,  Hamas'ın Ramazan'da olayları tırmandırmak için harekete geçmeyi planladığını söyledi.

Son bir iki haftada, Yeruşalayim'de üst üste meydana gelen bıçaklama olaylarının bunların ilk işaretleri olduğu söyleniyordu zaten.

Bir ihtimal, oruç tutulan, Tanrıya dua edilen günlerde masum insanlara saldırarak hayatlarını almanın kutsal olduğuna inananların ardından, Ramazan'da Israel'in gerilimi arttırdığı, Müslümanlara saldırdığı haberleriyle yer alacak tekrar dünya sitelerinde..

Israel Polisinin zavallı Arapların, dua eden müminlerin kutsal hanelerine, camilerine tecavüz ettiği haberleri çıkar yine dünya manşetlerinde.  Nasıl olsa onların haltlarını ne görüyor, ne duyuyor ne de biliyorlar!!!




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder