Geçmişi geçmişe gömerek geleceğe bakmak
Israellilerin ilginç özelliklerinden biri birbirlerine çabuk sinirlenip, bağıra çağıra kavga ettikten iki dakika sonra hiç bir şey olmamış gibi davranabilmeleridir. Sabırsız görünürler, birbirleriyle her an her konuda tartışabilirler. Ancak bu onların beş dakika sonra kaldıkları yerden devam etmemeleri için bir sebep değildir..Tabi bu kültürün içinde büyümeyenleri bu durum hayretlere düşürebilir.
Örneğin, Türk Kültürü'nde gurur herşeyden önce gelir. . Türkler birbirlerine karşı yeterince saygılı olmak zorundadırlar. Eğer birisi bir başkasının "gurur' unu " incitecek bir söz söyler, bir hareket yaparsa bu dünya sonu olabilir. Onlarda böyle konularda mantık yaşanan duyguyla bir denge kurmaz. Kısaca gururlarının incindiği anda mantık devreye girmez pek!
Tüm yardımseverlikleri ve nezaketleriyle birlikte onlarla bazı hususlarda çok itinalı davranmalısınızdır. Bu toplumun içinde belli bir kitle vardır ki bunlara en ufak bir uyarıda bulunamaz, hatta bazen bu yüzden kendinizi savunamazsınız!! Gerçekten sorun yaşayabilirsiniz. Gereksiz yerde güç kullanmak toplumun davranış kalıpları içine iyice yerleşmiş bir olgudur orada.
Buradaysa insanlar gün boyu sinirlenebilirler ama kelimeler genelde gurur meselesi değildir. Küfürler boldur ama etkileri genelde pek yoktur. Akılla duygu sanki herşeye rağmen daha birbirinden ayrı hareket eden şeylerdir.
Sanırım her toplumun kendine göre geçirdiği aşamalarla oluşan şeyler bunlar.
Din, dil, göçler, cografi konumlar, farklı toplumlarla yan yana yaşayanlar arasında oluşan kültürel etkileşimler insan davranışlarını da şekillendiren şeyler. .
Yahudiler eğer herşeyi gurur yapsalardı bugüne dek varlıklarını sürdüremezlerdi kesinlikle. .
Hayat insana bazen menfaat için susmayı, yeri geldiğinde hiç bir şey olmamış gibi devam etmeyi öğretiyor.
Ve birikimlerinizle birlikte öğrendikleriniz bireysel ilişkilerinizin yanında toplumsal , politik değerlerinize de yansıyor.,
Türklerin kendi kendilerine pek öğretemedikleri bir deyimleri vardır, !;" Keskin sirke küpününe zarar" !
Yahudiler ( Israelliler ) geçmişi bir yerde geçmişte bırakmayı en çabuk becerebilen haklardandır diye tahmin ediyorum.
Dün savaşılan bir ülke'yle bugün barışıldığında ertesi sabah valizlerini toplayan binlerce Israelli o ülkeyi ziyaret etmeğe hazırdır.
Geçtiğimiz 15 Eylül'de Arap Emirlikleri ile Israel arasında imzalanan tarihi antlaşmanın aynı akşamı Dubai'ye uçuş fiyatları hakkında haberler çıkmıştı bile.
Bir hafta sonra pandemi'ye rağmen bir kaç bin Israelli buralarda tatil yapıyordu.
Son haftalarda ise on binlerce Israelli Dubai'ye akın etmiş durumda..
Sanki aramızda bugüne dek hiç savaş geçmemiş gibiyiz.
Israelliler Türkiye'ye de uzun seneler gitmeye devam ettiler, Erdoğan'ın tüm düşmanlığına rağmen bugüne dek Türk Halkının bizim
düşmanımız olmadıklarını savunurlar, ( Bence bu konuda hafif bir yanılgıları var. )
Bugüne dek Türkiye'ye olan hayranlıkları bitmeyen büyük bir kitle var Israel'de..
Son senelerde iki ülke arasında durum iyice gerilmeden buralardan vaz geçmediler.Ne Bodrum'dan , ne Marmaris ne Antalya ve de tabi İstanbul'dan!Şimdi ise Ortadoğu'da, Körfez Ülkeleriyle Israel arasında tam bir barış havası esiyor.Mısır ve Ürdün'le yapılan barıştan çok daha sıcak, birlik ve çıkar getiren bir barış bu.Bir rüya sonunda gerçek olmuş gibi geliyor insanlara.
Karşılıklı menfaatlerin bir araya getirdiği
Filistinlilerse herşeyi bence çok yanlış değerlendiriyorlar. Gururları kırılmış, hakları yenmiş gibiler! Halbuki Ortadoğu'daki barış ortamı sadece Israel'in çıkarlarına değildir buradaki Araplar da bundan kazanacaklardır.
Körfez ülkeleriyle ilişki olmadığında Israel'in bir şeyleri kaybetmekten korkusu yoktu, çünkü kaybedilecek bir şey yoktu.
Şimdi ise, Araplar hem Filistinlilere hem Israellilere eşit konumda duruyorlar. Ve Israel Araplarla yaptığı ticari, kültürel ve güvenlik antlaşmaları yüzünden onlarla belli bir çıkar ilişkisi kuruyor. Bu da Araplara, Filistinlilerin haklarını daha fazla korumak ve daha iyi bir gelecek için Israel'den ödünler bekleyecek şartlar öne sürmeleri şansını da getirecektir mutlaka.
Bu yeni şartlarda bence akıllı davranılırsa bölge halkları için sadece daha iyi bir gelecek söz konusu olacaktır.
Abbas'ın da Israel'in Körfez ülkeleriyle olan barışa tepki göstermek yerine Israelle yeniden barış masasına oturmasının zamanı geldi.
Bugün her ne kadar Sünni Araplarla yakınlaşsa da Israel'in en büyük rüyası İran'ın da içinde olacağı gerçek bir bölgesel barıştır. Bu konuda beslenen ümitleri son günlerde bir çok ciddi ağızlardan duyduk Israel'de.
Batya R. GALANTI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder