27 Eylül 2020 Pazar





                                 İnsanların yaşam hakkı tüm özgürlüklerin üstündedir



Dün gece Israel'in farklı farklı şehirlerinde kimi gösteriler karantinaya rağmen devam etti.. Özellikle Tel Aviv ve Yeruşalayim'de kimi binler yeniden taplandılar. Belki ilk anlarda aralarında mesafeleri korumaya çalıştılar ancak sonrasında mesafeler kırıldı ve yeniden büyük bir karmaşa hissi uyandıran görüntüler tekrarladı.. Polisler  onlar için belirlenen  sınırları korumaya çalışırlarken genç göstericiler onları  aşmak için hareketlenmeye başladılar. İşte o noktada insanı yıldıran, çıldırtan bir meydan okuyuş kendini göstermeye başladı yeniden...

Bana kalırsa Netanyahu'nun canı cehenneme!!! Benim umurumda olan tek şey şu an salgının geldiği nokta. İşte o an ben de ayrı isyan ediyorum..

Demokrasi diyerek insanın en temel özgürlüğü olan " Yaşam!!ı " hiçe sayan kimi küstah gençlerin saygısızlığına, sevgisizliğine. anlayışsızlığına,  bildiklerinden şaşmamalarına isyan ediyorum..

Doğru, kimsenin boyundurluğuna girmemek önemli.. Demokrasiyi korumak, insan haklarını , düşünce özgürlüğünü.!!


Televizyon'da izliyorum .. Polisin "mesafeyi korumayanlara"  tek tek ceza yazma girişimleri daha çok kargaşa getirdi..

Göstericilerse onları hiç bir şeyin yıldırmayacağını söylüyor.

Normal bir hayatın akışı içinde insanların hürriyetlerini sonuna kadar kullanarak istediklerini yapmalarını anlıyorum.

Kimi zaman onlar gibi düşünsem kimi zaman farklı hissetsem de önemli değil. Bazense  kendi dünyasında herkes istediği gibi yaşar.. aynı ülke sınırlarında..

Başkasının hürriyeti kimisinin düşünceleri ve davranışları yüzünden etkilenmediği sürece, kime ne?!

Onların da  düşündüklerini, şikayetlerini, karşı çıkışlarını anlıyorum..

Peki bugünlerde yaşadığımız bu ekstrem durumda insanların sağlığını korumak  için ne yapmalı?

Gösterilerde biraraya gelen grupların yaş ortalaması, eğitim seviyeleri,  politik çizgileri önemli değil. Önemli olan  şu an için görevde olan hükümete karşı olmaları.. ( Ben de bu hükümetten memnun değilim şu an..ne bu hükümetten , ne bugünkü politikacaların hiç biri ideal değil kanımca!!)

Kısa bir zaman evvel hiç bir partinin üstünlüğüyle sonuçlanmamış bir seçimin içinden zoraki sonucu çıkmış bu birlik hükümeti geçici olarak görevde ..

İdeal olmayan bir hükümetin şu anki durumu götürebilmek için altı ay daha idare etmesi lazım..

Başka bir seçeneğimiz yoksa ne olacak?

Çok büyük bir ihtimalle önümüzdeki mart ayında yeniden seçimlere gidilecek .

Ama şu an için kimi radikal solcu akımlar, kimi inatçı gençler, kimi demokrasi kurtarıcıları ( ? ) meydanlarda..

Ülkede farklı farklı sebepler, faklı farklı uçta insanlar yüzünden salgın gittikçe yayılıyor..

Her iki üç günde bir biner biner artan vaka sayılarının yakında hastanelerin ağır hasta sayıları yüzünden çalışamayacak duruma gelecekleri gerçeği bu tipleri pek ilgilendirmiyor..

Yom Kippur günü illede açık tutulacak olan sinagogların içine sözde belli miktarda kişinin üstünde insan kabul etmeyecekleri hikayeleri de bir kenara  önümüzdeki bir kaç hafta içinde Israel'de durum daha iyiye gitmeyecek .

Bir tarafta liberal devrimcilerin diğer tarafta kimi dinci aymazların kurbanı olacak insanlar kimsenin umurunda değil..

Birinin fikir beyan etmek  bir diğerinin inanç özgürlüğüyle birlikte özellikle yaşlı ve hasta insanların  yasama hakkının önüne geçiyor..

Bir kaç hafta kimi özgürlükleri ifade etmenin Tanrı'ya ulaşmanın farklı yollarını arasalardı olmazmıydı?

Bir kaç hafta herkes aynı hayat için birlikte soluk alıp dayanışmaya gitseydik ne olurdu?



Batya R. Galanti







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder