13 Eylül 2020 Pazar

 

                                  

                                                



                                            Böylesi karmaşık günlerde gelen barış



Yeniden ve yeniden yaşadığımız, bitmeyen inişli çıkışlı günler.. Bizi tekrardan bekleyen karantina'nın sadece düşüncesinin bile insanları çileden çıkardığı bambaşka bir sonbaharla,  bitmeyen  upuzun bir hikayeye dönen pandeminin karıştırdığı akıllarla, bunaltıcı sıcaklarla, sosyal, ekonomik, toplumsal ve kişisel problemlerin birbirine geçtiği tuhaf bir yazı arkada bırakıyoruz yavaş yavaş.. Ne yazdan ne de yaz tatilinden bir şey anlayamadan zaman geçip gitti bir çokları için.. Kimilerine göre dünya sonu gibi olsa da bu güncel durum kafamızı toparlayıp hayatın sadece alıştıklarımızdan , bildiklerimizden ibaret olmadığını, dünyanın, hayatın  çok farklı yüzleri olduğunu ve şımarık birer çocuk gibi davranacağımıza kendimizi şu anki duruma kısmen de olsa adapte etmenin en doğrusu olduğunu hatırlamamız belki de  elimizde tek kalan seçenek....

Bunların neden başımıza geldiğini düşünüp aklımıza kaçırmamız da mümkün belki. Israel'de gittikçe artan  toplumsal hareketlilik, huzursuzluk her gün daha fazla batağa batıyormuşuz gibi bir his yaşatıyor  şu son zamanlarda. Bir tarafta koalisyonda yer alan partiler arasındaki güç kavgası, kişisel hesaplaşmalar yüzünden alınması gereken  her kararda ha dağıldı ha dağılacak durumdaki bir hükümet ortamında yürümeye çalışan devlet politikası..gün gün demokratik hakların ilk koşullarından biri olan gösteri özgürülüğü adına Bibi'yi görevini bırakmaya çağıran kimi kitlelerin Tel Aviv'de, Yeruşalayim'de pandeminin tüm hızla yayılmasına rağmen hınca hınç kalabalıklar içinde birbirilerinin nefeslerinin gölgesinde etrafa yaydıkları virüsü birinden diğerine hızla solumaya devam ederlerken, diğer tarafta her gün artan ağır hasta sayısıyla nasıl mücadele edeceğini belki de bilemeyecekleri günlere doğru hızla ilerlediklerini beyan eden kimi profesörlerin medya'ya yansıyan röportajları..İflas etme noktasına gelen bir çok ekonomik sektör.. Ve işsiz gençlerin sürüklendiği boşluk..

Ve tüm bunlar yetmemiş gibi orada burada karşıma çıkan teorisyenler .. Kendilerine uygun buldukları ortamlarda inandıkları masalları diğerlerine yayanlar .. Yarım akılları da karıştıran uçuk iddialarla , mantık çerçevesinden çıkmış hikayelerle belki de yavaş yavaş  delireceklerinden korktuğum kişiler de aramızda dolaşıyorlar... Her büyük krizde olduğu gibi, koronaya da kendilerince anlamlar bulan marjinal tipler, Israel'de ve Avrupa'da pandemiye karşı insanları hükümetlere karşı ayaklanmaya çağırıyorlar.. Bazen de başarıyorlar..Herşey tamamdi bir tek bunlar eksikti...

Günde yaklaşık 4000 pozitif vakayla rekora gidilen Israel'de salgına bir şekilde dur demenin vakti geldi deniyor. İşler tam manasıyla çığrından çıkıp  ilk zamanlar İtalya'nın yaşadığı durumlara  düşmemek için yeniden karantinaya girilecek  bir  bayramı daha karşılayacağız bu önümüzdeki cuma akşamı;  Yahudi Yeni Yılını. ..

Tüm bu  karamsarlığa rağmen, işsizliğin zirveye çıktığı, ekonomik dengelerin iyice alt üst olduğu bu günlerde  Israel ekonomisinin devlet olarak  aslında en baştan bu krize  gayet iyi bir durumda iken ve yeterli bir bütçeyle girmiş olduğu söyleniyor. Devlet kasastndaki 128 milyar dolarlık para kaynağından  ayrılan yardımların  kimi bürokratik engeller yüzünden  kanalize edilememiş olduğu iddiaları  çok şaşırtıcıdır. Hükümetin söz verdiği miktarlardaki paranın devletin yüksek mercilerindeki kimi memurlar tarafından bürokratik engellere takılmış olması anlaşılır gibi değildir.

Bibi geçtiğimiz günlerde tekrarlayacak yeni yardımları  hükümet onayından geçirdiyse de geçmişte ona oyunu vermiş belli bir kitle dahil olmak üzere Israel solu  artık Netanyahu'yu kesinlikle koltukta görmek istemiyorlar.

Yakın bir zamanda Hükümet dağılmazsa önümüzdeki Mart'ta Israel'de yeniden seçimlere gidilecek..

Sanırım tüm bu üzücü durumlar  insanları yeterince sıkıntıya sokarken şu an Israel açısından tek ama çok büyük ve son derece olumlu gelişme iki gün sonra  Arap Emirlikleri ile Israel'in Washington'da imzalayacakları tarihi barış antlaşmasıdır..


70 yıllık Arap-Israel düşmanlığının sona erdiği bugünler adeta inanılması zor bir rüya gibidir.. Bölge için çok büyük bir devrim olacağına inandığım bu son gelişmeler, geçen zamanın, değişen dengelerin ve sonunda mantığın, aklın tüm düşmanlıkları yenerek  herşeyin önüne geçebileceğini ispatlıyor..

Petrolün eski anlamını yavaş yavaş yitirmeye başladığı teknoloji devrinde Araplar geleceği görmeğe başladıklarını gösteriyorlar. Onlar da artık eski yoldan kopup  kendileri için daha güvenli, daha iyi bir gelecek için Israel'i yanlarına almanın doğrusu olduğunu anlamış görünüyorlar..

Dilerim bu çok çetrefilli günlerden geçerken bir diğer taraftan yaşadığımız kısmi  ( Şimdilik Filistinlilerin iştirak etmediği ) barış ortamı hepimize ( Filistinliler dahil )   çok daha iyi bir geleceğin yollarını açar !.




Batya R. Galanti




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder