Bugün kim daha zor durumda bilinmez!!
Son bir kaç gündür Türkiye'den beni bir çok kişi aradı. Yaşadığımız bu stresli, zor günlerde beni sevenler, kimi dostlarım, geçirdiğimiz şeyleri benden duymak isteyen arkadaşlarım telefonla, mesaj yoluyla arayarak kimi hatırımı sordular kimi beni ve ailemi evlerinde ağırlayabileceklerini dahi söylemek jestini gösterdiler. Bu insanlarla aramızda bizi ayıran bir din veya benzeri hiç bir şey yok. Birbirimize sevgiyle bakan dostluktan başka bir şey yok bizim için. Ve bu tip insanlar bugün var olan düşmanlıklara karşı heyecan ve mutluluk yaratıyor kalbimde!!
Böyle zamanlarda sizi özellikle kimin sevdiğini, kimin düşündüğünü daha da iyi anlıyorsunuz.
Bu arada İstanbul'da , geride kalmış tek tük Yahudi arkadaşlarımdan bir iki tanesiyle de ayrıca konuştuk.
Geçtiğimiz akşam burada biz sirenlerden kaçarken tam beni çok eskilerden dost biri aradı. Akrabalığım da olan bu insan bana bizim için bu çok zor denecek günlerde; " Keşke şu an orada olsaydım " dedi. Çünküşu an o yaşadığı ülkede kendini buradan çok daha ani ve büyük bir tehlike altında hissediyor!! Ve bu son günlerde bunu söyleyen kişi o değil tek.
Sosyal medya'da bizim için dua ettiklerini söyleyen arkadaşlarımın bizim de onlar için dua etmemize ihtiyaçları varmış gibi görünüyor bana da. Erdoğan' ın gazeteleri, radyo ve televizyon kanallarıyla, internet siteleri makineli tüfek hızında yalanlar uyduruyorlar. Provokasyon yapıyorlar. Zaten birilerine karşı eyleme geçmekte gecikmeyen bu insanları ayaklandıran hükümet taraftarı kurumlar ve kişiler etrafı adeta ateşlendirmeye gayret göstriyorlar. Dünya'da, Israeli karalama kampanyasında en kötü yer Türkiye bugün. Sanırım Türkler bu konuda İranlılara ve Araplara bile fark atacak duruma geldiler.
Iran'da ilginçtir. Israelle olan tüm didişmelerine rağmen içeride kalan bir iki bin kişilik cemaatle uğraşmazlar. Bu durum Türkiye'deyse farklı. Her fırsatta cemaate tehtidler gelir. Ve bu son günlerde , cemaatte çalısan bir yakın dostumdan, sinagoglar , Yahudi olulu ve kurumlarının tehtid edildiğini öğrendim.
Erdoğan' ın Korona yüzünden uğradığı hezimet. Hastalıkla baş edememesi, aşıların hala çok aksıyor olması, ekonominin her geçen gün daha da beter durumlara gelmesiyle, kendisi için ihtiyaç duyduğu puanı saģlayabilecek tek kurtarıcı Israel düşmanIsrael'e karşı Müslüman dünyasının kurtarıcısı rolüne giren bir Cumhurbaşkanıyla, mafia gibi bir devlet yönetimi altında Türk Ulusu eskisinden de antisemit olup çıktı. Durum orada yaşayan Yahudiler için çekilir gibi olmaktan çıkmıştır artık. Boşuna şu son iki yılda bunca insan oraları terk etmedi.
Bir de utanmadan hala daha ülke sınırları içindeki azınlıkları şimdiye kadar en iyi şekilde himaye ettikleri hikayelerini anlatıyorlar utanmadan. Osmanlı Döneminde ülkenin nüfusunun yüzde yirmisi azınlıkken bugün yüzde sıfır noktalarda bir yerlerdeler azınlıklar.
Televizonlarda katil Israel' in yaptıklarını bütün gün veren media sayesinde sadece İslamcılar değil laik, modern Atatürkçü, sözümona Türkiye'nin daha aydın insanlarını bile, 'Bir İsrailli görsem de öldürsem" diyecek kadar ileri düzeyde bir nefret seviyesini yakaladılar artık. Sosyal Medya'da, Türkiye'nin en eski en modern, en bilinmiş bir sunucusunun ağzından çıkmış sözler bunlar. Bu insanlar bu topluma bu şekilde örnek olmakta.
Öyle bir ülke ki bu, açıkça bir toplumu rehin alacak kadar hak ve hukuk yoktur burada. Erdoğan'ın sözü altındai bazı gazeteciler Yahudileri açıkça tehtid etmekten çekinmezlerken, devletin büyüğü Israel'e asker göndermekten, müdahale etmekten bahsedecek kadar aklını kaçırmıştır.
E tabii bu şekilde orada yaşayan Yahudilerin, her an yağmalama, linç, dayak ve bilimum zararlar görebileceklerini bildikleri, içleri nefret dolu bir toplumun ellerine teslim olmaktansa üzerlerine atılan roketleri tutacak bir demir kubbenin altında olmayı tercih etmelerinin yadırganacak bir tarafı kalmamıştır.
Önemli olan seneler evvel, ufukta görünen İslam Devletinin azınlıklara getireceği günleri görebilmekti bence. Ama o zamanlar ben kafamı kapatırım da buradaki rahatımı bırakmam diyenler bile vardı. Çünkü herşeyin kafalarını örtmekle biteceğini zannediyorlardı.
Bugün hangimiz daha zor durumda bilinmez!!
Batya Galanti
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder