Gal'in günlüğü!!
Yüksek fonksyonlu otist çocuklar kendi problemlerinin bilincindemidirler?
Hem evet, hem hayır gibi bir cevabı vardır bu sorunun.
Bazen sorarlar bana; " Gal Otist olduğunu biliyor mu? " diye.
Probleminin isminin ne olduğunu kısa bir süre öncesine kadar bilip bilmediğinden çok emin değildim.
Ancak herkes gibi olmadığının yıllar önceden farkındaydı Gal.
Tabii ben sadece kendi çocuğumdan bahsedebilirm.
Diğerlerinin etiketlerle araları nasıldır bilmiyorum.
Otist insanların kimi ortak özelliklerine rağmen birbirlerinden bir o kadar farklı oldukları bilinen bir gerçektir. Yani kısaca birine bakıp hepsini bire bir aynı düşünmek hata olur.
Senelerce Gal'e sen otistsin biliyorsun değil mi diye bir açıklamada ben hiç bulunmadım.
Bunda bir çok sebep vardı.
Birincisi Gal bu konuda bir açıklama beklemedi.
Bir şeylerin nedenini bilmek ister gibi hiç davranmadı.
Ve ikincisi sanırım benim kendi çelişkilerim de onunla bu konuyu açıkça dile getirmemem de etkili oldu. Çocuğumun farklı oluşunu ne kadar kabul etsem de onun etiketiyle uğraşmak belki de beni yine de üzüyordu. Onun duygularını kendi düşünce ve duygu dünyamdan değerlendirdiğim açıktı.
Birisi bana sen herkesten farklısın biliyormusun derse hissedebileceklerimin aynısını Gal'in hissetmesini istemiyordum. Onun yaralacağını zannediyordum.
Halbuki Otizm öyle bir şey ki onlarda kimi sosyal kaygıların olmayışı belli bir tepkisizlik yaratıyor.
Örneğin günlerden bir gün karşımızda durup parmakla onu işaret eden küçücük bir çocuk Gal'e ; "Çirkin şey!!"demişti ..
Belki üç yaşında var ya da yok bir çocuğun o anki duruşunu ve Gal'e bakışlarını hiç unutmuyorum. Ne tuhaftır ki aynı anda tesadüfen insanların Gal'le ilgili neler düşündüklerini kafamdan geçiriyordum. Ve o çocuk duygularımı bir anda alt üst etmişti.
Daha neredeyse bebek yaşta bir çocuk toplumun çocuğumun karşısında neyi temsil edebildiğini ispatlar gibiydi. Toplum farklıya karşı bir tehlikeydi.
Ancak benim o anlarda yaşadığım sarsıntı, içime saplanan bıçak Gal'in problemi değildi. Gal çocuğun söylediklerini adeta üzerine hiç alınmamış gibi yoluna devam etmişti.
Belki de benim de aynı şeyi yapmam gerekiyordu.
Okulda aslında onlara onların gerçeklerini her defasında anlatıyorlar . Ama Gal hiç bir zaman eve gelip bu konuları benimle konuşmayı tercih etmedi.
Ona bazı şeyleri sormaya kaltığımda beni hep susturdu.
Çünkü o hayata benden farklı bakıyor.
Benim düşündüğüm gibi düşünmüyor.
Başkalarının söyledikleriyle çok fazla vakit harcamıyor.
Başkalarının onun hakkında ne söylediklerinin onun açısındn büyük bir önemi yok
Bir süre sonra bunu anlayıp, içime sindirdiğimde ben de bunu çok daha az önemsemeye başladım.
Geçenlerde haberlerde Otizm hakkında bir araştırmadan bahsediyorlardı.
O ana kadar salonla odası arası gidip gelen Gal dakikalardan sonra birden durup televizyon'da konuşulanları pür dikkat dinlemeye başladı. Kendi gibi çocuklardan bahsedilmesi onun ilgisini çekmişti.
Seneler evvel, Gal'e Otizm teşhisi konulduğu zaman arabada taşımamız için bize özel bir "Sakat kimliği " verilmişti. Arabanın ön camına koyulan bu sakat kimliğine göre öncelikle sakat yerlerinde park edebilmek mümkündü.
Gal o zaman dokuz yaşındaydı. Ve babasına ilk iş , "Sakat kimliğinin kimin adına?" olduğunu sorduğunu hatırlıyorum. Ve benim için ona bu kimlik senin adına demek çok zordu!!
Galse artık hiç bir yerde kuyrukta beklemek zorunluluğu olmayacağından ona verilen kimlik için çok mutluydu. Arabayı park etmek için saatlerce yer aramayacağımız için de mutluydu.
Bakın gördünüz mü sayemde siz de beklemeyeceksiniz dediğinde bana bakarken gülümsüyordu ve ben de onunla o an onunla birlikte güldüm!!
Haklısın Gal!!
Gal sakat kimliğinin onun farklı oluşunu temsil etmesi tarafıyla hiç ilgilenmezken kimliğin ona getirdiği avantajlardan memnun olmayı tercih ediyordu!!
O zaman ben neden üzülüyordum ki? !
Geçtiğimiz günlerde lise talebelerinin de artık aşılanabileceği söylendiğinde , aynı gün daha okulda iken Gal cep telefonundan Maccabi'nin internet sitesine girerek kendisi için aşı'ya randevu aldı .
Daha sonra bana mesaj atıp anne haftaya aşı için randevum var dediğinde şaşırdım.
Gal bir çok işi benden ve başkalarından iyi becerebiliyor.
Benim için bugün herşeyden önemlisi de bu.
Onun kendi işini kendisinin becerebilecek duruma gelmesi.
Danielle bile yeni yeni araba kullanmaya başladığı için bazı şeylerde Gal'in ondan daha iyi olduğunu biliyor. Benzin doldurmaya gittiğinde kardeşini birlikte götürdü geçtiğimiz günlerde.
Arabanın kimi fonksyonlarını ve bazı işlemleri kardeşi ondan iyi biliyor.
Ona o öğretiyor.
Ve belki de ilk kez Danielle ve Gal senelerden sonra bazı şeyleri paylaşmayı da öğreniyorlar.
Geçen seneler hepimize her an bir şeyler daha öğretiyor.
Kimi gerçekleri oldukları gibi görmeyi, ve bugüne dek bazı şeyleri kabullenmeyi..
Kimi yeni durumlara alışmayı..
Ve bazı şeylerin kendi duygu dünyamızda bize göründükleri gibi olmayabildiklerini.
Batya R. GALANTI