Bugünkü sanatçıların, günümüz popüler simalarının ve de özellikle kimi eski sanatçıların isimlerinden her daim konuşulmasını sağlayan yeni bir yol da İnstagram hesaplarından yaptıkları paylaşımlarıdır. Hele eskisi kadar faal olmayan kimi yaşı geçkin sanatçılar bazen bu tip sosyal media hesaplarını kendilerinden bahsedilmesini sağlamak için kullanabiliyorlar. Ve bazen bu gerçekten işe yarıyor. Çoğu kez olumlu, bazen de polemik yaratabilecek şeyler de ortaya çıkarabiliyorlar.
Tzipi Shavit, Israel'e ilk aliyah yaptığım günlerden, ilk tanıdığım sanatçılardan biriydi. Bugün 75 yaşında olan sanatçı dinamik kişiliği, sempatikliği, tükenmeyen enerjisi, sahneyi dolduran show'larıyla seyirciyi sıkmadan oyalamasını bilen bir sanatçı olarak tanınır.
Yıllarını en çok çocuk programlarına adamış olan bu insan son senelerde her gün sabah saatleri yayınladığı özel video çekimlerinde bir kaç dakikalık stand-up komedi ayarında paylaşımlar yaparak isminden söz ettirmeye devam ediyor.
Dün baktım hakkında bir tartışma konusu açılmış. Öyle çok büyük bir olaya dönmemişse de toplumda belli bir gündem yaratmış bir video paylaşımı olmuş kadının. Torunlarından ve babaannelik hayatından sık sık bahseden sanatçı geçtiğimiz günlerde, torununa okuduğu bir çocuk kitabından bahsetmiş.
Piyasaya son dönemde çıkan bir çocuk kitabıymış bu. Üç dört yaş çocuklarına hitab eden kitabın konusu, "Transgender "olan "küçük" (?) bir kızla ilgili. Kitabın adı; "Benim adım Jess!"...
Torunuyla bu kitabı birlikte okuduklarını ve okurken büyük keyif aldıklarını ve torununun bu şekilde farklı olanı kabul etmeyi öğrendiğini, bu yüzden bu kitabı herkese tavsiye ettiğini söylüyordu kadın!!
Her insana öncelikle eşit olarak bakmayı bilen bir nesil yetiştirmek mutlaka ana kurallardan biridir. Çocuklarımıza çevrelerine, topluma tek tek tüm bireylere ve " yabancılara" karşı iyi olmayı öğretmek bizim için ana hedeftir. Bu konuda tartışmaya bile gerek yoktur.
Ancak, başkalarını oldukları gibi sevmeyi öğretmekle daha üç dört yaşında bir çocuğa trangender insanlar hakkında konuşmaya başlamak ayrıdır.
Üç dört yaşında bir çocuk için farklı olanlar kimi rahatsızlıkları olan çocuklardır, kendi tanıdıklarından değişik görünenlerdir, belki kimi tikleri olan çocuklardır, sakatlardır!!
Daha üç, dört ya da beş yaşlarında olan çocuklara transgenderlik konusunu açmak kafalarını, o küçücük beyinlerini, hiç ait olmadıkları bir dünyanın içine karıştırmaya çalışmaktır.
Her ne kadar insan cinsellikle daha hayatın ilk yıllarında tanışmaya başlasa da.. Küçük yaşta bedenimizi tanımak, kendi kendimize dokunmak, başka çocukların cinsel organlarını oyunlarla keşfetmek gibi şeyler gelişimimizin doğal bir parçası olsa da ....bu kadar küçük yaşta bir çocuğun saf dünyasına daha çok uzak olan cinsel kimlik arayışı tartışmalarını, cinsiyet değiştirmenin doğal bir eylem olup olmadığı hakkındaki soruları hayatın daha ilk yıllarına kadar indirmenin anlamı nedir??
Dört yaşındaki bir çocuk için farklıyı kabul etmek kavramının içine transgenderliği sokuşturmanın acelesi nerededir?
İnsanların akılları nerede?
Kimilerinin cinsel kimlik arayışlarıyla akıllarını bozdukları dünyamızda, olgun çağlarda bile aklımızı karıştıran kimi kararsız insanların sorunlarına daha hayata bugün adım atmış küçük insanları karıştırmanın acelesi nedir?
Topluma belli bir anlamda önder olan bu tip sanatçıların böyle çıkışlarla, bence özellikle kendilerini birilerine ispatlama savaşı içinde oldukları hissediliyor. Liberalizmin boyutlarını her gün biraz daha aşan zihniyete kendilerini yaklaştırmak için ne yapacaklarını bilemeyenlerin saçmasapan davranışlarının toplumun yapısını bozacak seviyede fikirlerle beyinleri bulandırmalarından başka bir şey değildir artık bu!!!
Dört yaşında bir çocuğa önce kolu olmayan bir çocuğu, gözü görmeyeni, sakat iskemlesinde olanı, çok zayıf olanı, Tourettes Syndrome'lu çocukları, otistleri, Down Syndrome'luları, şişmanları, siyahileri, sarı ırktan ya da tüm farklı yerlerden gelen farklı çocukları sevmeyi öğretsinler. Çocukların dünyasına karışan ilk farklılar bunlardır. Onların ilk sevmeleri gerekenler de!!!
Çocukların en çok karşı karşıya kaldıkları farklılar bunlardır. Çocukluk çağında farklı olan, boyutları değişik olan çocuklardır, doğuştan kusurları olanlardır, kimi hastalıkları olanlardır. Önce, bu tip farklıları diğerlerinden ayırt etmemeyi, onlara gülmemeyi öğretmek önemlidir.
Çocuk, transgender nedir bilmez. Çünkü hiç bir insan transgender doğmaz. Çocuk transgender diye bir şey de yoktur!!! Bu yaşta insana bu kavramları anlatarak kafalarını karıştırmanın anlamı da hiç yoktur!!
Modern dünyanın da suyunu çıkarmanın da sınırları yok gibi bir his veriyor bu tip bir kitabı çocuk kitabı olarak yayınlayanlarla tavsiye edenler için.