2006 yılı idi sanırım. O zaman daha Üniversite'den arkadaşlarımla mail'den yazışıyorduk. Bir gün bana içlerinden kardeşim gibi sevdiğim bir tanesi Facebook'a kaydolmak için giriş iletisi göndermişti. Daha hiç tanımadığım bir şeydi Facebook. Ne olduğunu hiç bilmiyordum .
Bu nedir ki acaba derken merakla mail'imi yazdığım gibi aklıma ilk gelen sözcüklerden verdiğim parola ile kendimi bu büyük sosyal iletişim ağının içinde buluvermiştim. . O gün ilk kez sanal arkadaşlığa doğru attığım adımla bambaşka bir alemin içine girerken beni bu alemde o an en çok heyecanlandıran şey yıllardır görmediğim konuşmadığım bir çok insanı aramaya başlamak olmuştu. Aklıma gelen her ismi yazıyor arıyordum. İlkokulda yanında oturduğum esmer çocuğu; hani matematik sınavında bir kez bana cevabı söylemesi için yalvardığım çocuk, Sainte -Pulcherie yıllarında , karanlık geçen okul senelerimin tek ışığı olan, tenefüslerde yaptığım muzurluklarla güldürdüğüm arkadaşlarımı , İstanbul'da turizmin içinde serpildiğim senelerde, her gün birlikte turlara çıktığım kimi meslektaşlarımı. Bir çoğundan nefret ettiğim öğretmenler içinden kimi sevdiklerimi.Bende hatırası olan bir çok tanıdığım insanları aradığımı anımsıyorum.
Bir de kendimi geçmişte bıraktığım Türkiye'nin içinde buldum yeniden bu ortamda. ( En azından belli bir dönem için !) Sanal yoldan olsa da. Kimilerinin beni ekledikleri bazı tartışma gruplarında Yahudiler ve Müslümanların Israel konusunda bir çok zaman çatıştıkları, kimi zaman anlaştıkları sayfalarda Israel'i anlatmaya çalıştığım zamanlar da oldu.
Eski dostların yanında kimi gruplarda yepyeni insanlar tanıdım..
Bazı ilgi alanlarım hakkında fikir paylaşabileceğim, çok değişik yerlerden, değişik kültürlerden , dünyanın çok farklı ülkelerinden insanlara ulaşma şansını yakaladım Facebook'ta. Kimi konulara farklı yönlerden bakmamı sağlayacak görüşleriyle hayatıma bambaşka renkleri getirenler , düşünce ve duygu dünyama farklı tonlar katanlar oldu. . Bazı destek gruplarında edindiğim can yoldaşlarıysa kimi yönleriyle hayatıma hiç bir yerde bulamayacağım bazı şeyleri verdiler.
Bu arada Facebook ortamının normal hayattan çok faklı olmadığını da öğrendim.
Facebook'ta bile insan karakterinin farklı yönlerinin ilişkileri nasıl etkilediğini; duyarlı insanların yanında psikolojik sorunları olanların kendilerini nasıl da bir çırpıda ele verdiklerine tanık oldum. Kabalık, agresivite, cinsel taciz ve bilimum herşeyin Facebook'ta da mümkün olduğunu devamlı hatırlatanlar oluyor.
15 yıldır insan hayatına giren Facebook, kimi insanların hayatını baştan sona değiştirebildi. Bazı insanlar Facebook'ta tanıdıkları kişilerle evlendiler. Kimileri izlerini kaybettikleri aşklarına yeniden kavuştular. Bazı insanlar günlük yaşamlarındaki yanlızlığı Facebook'taki sanal dostluklarda unuttular ve unutmaya devam ediyorlar.
Kimileri için her sabah çektikleri Selfie'yle " Merhaba dünya! " diye güne başlamaya alıştıkları sayfalar oldu Facebook.
Kimi zaman kimseye göstermek şansı bulamadığımız bazı hünerlerimizi paylaşmak şansını da getirdi.
İhtiyaç duyduğumuz ilgiyi verdi bize. Bazen gerçek, bazen belki de biraz yapmacık olsa da ne farkeder.
Zaman zaman hepimizin aradığı güzel sözlere , sıcak bir dostluğa bir cevap oldu bazen Facebook.
İşte bu şekilde bir çok yönden insanları tatmin eden bu sosyal iletişim ortamı ilk yıllarda inanılmaz bir popülariteye ulaşmıştı. Uzun seneler her yaştan, her gruptan insan aktif kullanıcılardı.
Sanırım hayatın en temel kurallarından biri Facebook için de geçerli . Zamanın herşeyi değiştirme gerçeği. Son bir kaç yıldır gençler Facebook'u terk etti. Birden bire farklı sosyal ortamlar gençlere ve kendini hala genç hisedenlere daha cazip gelmeye başladı. Kısaca Facebook bir süredir daha olgun yaştaki insanların, emeklilerin buluşma yerine dönüşüverdi daha çok. Sanki kısmen bir terkedilmişlik hissi kapladı ortamı. Eskiden müdavimi olan bir çok dostunuz bir anda bu ortamı terk ettiler. Yavaş yavaş bir çok bilindik, tanıdık yüzler kayboldular yazışmalardan , paylaşımlardan.
Ben aslında Facebook'u her zaman sevdim. Benim için yazı yazmak, espri yapmak, gülmek, fikirlerimi arkadaşlarımla paylaşmak ve kimi zaman sıkıntımı unutmak için çok yerinde bir ortamdi Face.
Ama nedense son aylarda içimde bazı şeyler değişime uğramaya başladı. Bazı şeyler beni yormaya başladı nedense.
Kimi fikirlerden , kimi paylaşımlardan, kimi haddini bilmez sözlerden yorulduğunu hisseder olur bir an insan . Hele sınırları aşmak söz konusu olunca birden ara veresi gelir.. Sanal zannettiğiniz ortam sizin o çok özel alanınızı zorlayınca bir anda duruveriyorsunuz. Bir an durup kendinizi sessiz bir koya çekmek ihtiyacı duyabiliyorsunuz.
Bir daha ki sefere kadar.. Yeniden özleyip te geri dönmek ihtiyacınız herşeyin ötesine geçtiği günler gelene dek..
Batya R. Galanti