İnsanların bu krizde sonuna kadar devlet desteğine ihtiyaçları var !
Telefondaki genç kız önce kendini tanıttı bana. Merhaba, adım Noga, şimdi anneniz Bayan Suzi ile görüştüm bana sizi aramamın daha doğru olacağını iletti. Aslında ibranice'de siz diye bir hitap şekli bulunmaz. Sadece annemden Giveret diye bahsetmesi aramızdaki resmiyetin tek ifadesiydi o an ..
Askeriye, Korona krizi başladığı ilk günlerden Israel Savaşta imiş gibi hemen devreye girdi. Her açıdan Devletin Korona ile mücadelesinde askeriyenin büyük desteği var. Gerekli araç gereç ve malzemeleri sağlamak ve halka her türlü hizmeti ayağına kadar götürmek görevini devletle birlikte yerine getiriyor asker.. Son olarak hükümet Tsahal tarafından çıkarılan yeni nefes makinelerinden daha fazla üretilmesini istedi. Elde varolan stoka eklenen vantilatörler sayesinde kısmen rahat bir soluk alınmış gibi. En azından şimdilik durum kontrolde görünüyor.
Annemi arayan genç kız da asker ; görevi yaşlıları arayıp ihtiyaçlarını anlamak ve yardımcı olmak. Bu kriz başladığından beri yaşları 65'i geçmiş insanların evlerine sıcak yemek dağıtmak dahil çok şey üstlendiler. Herkesi tek tek arıyorlar. Telefondaki asker kız annem için benim alışveriş yaptığımı söylediğimde ; " Peki sen zorlanmıyormusun, senin yerine bunu biz yapabiliriz ? diye sordu. Gerek yok dedim ancak ilaçlarını gönderebilirseniz benim için bir yük kalkabilir gerçekten deyince. Tamam ilgileneceğim diye cevap verdi ki sonunda gerçekten anneme ilaçlarını göndereceklerini söylediler. Peki onunla gün boyu konuşan herhangi biri var mı? Eğer isterse hangi dili konuşuyorsa ona birisini temin edebilirim diye de sordu bana. Arkadaşları olduğunu, sorun olmadığını söyledim.. Gerekli durumlarda arayabileceğimiz ilgili telefonları söyleyerek kapattı..
Son bir buçuk aydır bir savaş içinde gibiyiz. İşin ilginç tarafı Israel gerçekten benzer bir senaryoya çoktan hazırlanıyordu. Ama hazırlanılan savaş bir virüse karşı değildi. Online eğitim, evden çalışmak ve halkın acil bir durumda nasıl davranması gerektiği durumları için hep hazırlık yapıldı, senelerden beri. Hizbullah'la olası bir savaş senaryosu orduyu böylesi bir hazırlığın içine sokmuştu son senelerde . Belki de Israel'in şu ana kadar kimi anlamda virüs'e karşı gösterdiği kontrol bu hazırlıkların bir neticesidir.
Şu ana dek en büyük hedef Korona'nın toplumun içinde kontrolden çıkılacak bir duruma gelmemesini sağlamaktı. Yani salgını kontrol altında tutmak . Özellikle yaşlıların daha bir tehlike altında olmalarından dolayı , yaşlıları toplumdan izole edip, ihtiyaçlarını onların evlerinden çıkmadan temin edebilmekti.. İlk günler yeterli tedbirler alınmadı zannettiysem de sanırım Israel Koronavirüs'e karşı bir çok ülkelere göre çok iyi bir savaş vermeyi başardı bugüne dek. Dilerim bugünden sonra da bu devam eder çünkü belli ki bu hikaye pek öyle kısa bir hikaye değil....
Maccabi Sağlık Servisleri
Israel dünya'da Sağlık Sistemi gelişmiş ülkelerden biri olarak kabul edilir bugüne dek. Yaşam süresi ise yine dünya'da en uzun olanlardan biridir . Gerçi son yirmi yılda devam eden yoğun göçe karşılık yeni hastanelerin yapılmamış olmasından dolayı hastanelerin artık yetersiz kaldığı ve sağlık sisteminin çökme noktasına geldiği sık sık gündemde.
Tüm bunlara rağmen hala daha Israel , araştırma merkezleri ve gelişmiş tibbi imkanlara sahip olan sağlık kurumlarıyla dünya'da bir çok hastalığın tedavisinde öncülerden biri olmaya devam ediyor.
Benim büyüdüğüm Türkiye'de sağlık konularındaki durumumuzu anımsıyorum bir de. Bizim o zaman alıştığımız, yaşadığımız gerçekler içler acısıydı. Öncelikle doktor, hastane, tedavi gibi kavramlar tamamen özeldi . Herhangi bir sağlık kartımız, bir güvencemiz yoktu. Ufak tefek şeyler içinse doktora gitmek alışkanlığımızsa neredeyse hiç yoktu . Kendi kafamıza göre başımızın çaresine bakmaya alışmıştık. Biraz Allaha teslim bir durum da denebilirdi buna Çoğu zaman ufak tefek şeyleri kendi kafamıza göre tedavi etmeye alışıktık. Başımız ağrıyınca aspirin alırdık. Hafif bir gripte hemen antibiyotiğe giderdi elimiz. Antibiyotiğin savunma sistemimize yaptıklarını bilmeden her viral hastalık için antibiyotik alınırdı o zaman . Ben mesela genelde kansız olurdum. Ve her kendimi biraz kuvvetsiz hissettiğimde , Özel Şişli Osmanoğlu Kliniğinde kendi kafama göre parayla yaptırdığım kan testine göre demir hapları yutardım. Annem uyuyamayınca daha küçücük yaşımda eczacı amca'dan ( :) !! ) anneme Tranxilen ( hafif uyuşturucu ) alırdım. Küçük bir kızın eline reçetesiz yatıştırıcı ilacı hiç düşünmeden verirlerdi..
Ben çocukken ada'da havuzlu evlerde, lüks villalarda yaşayan insanlar vardı , yatları olan havalı insanlar vardı bol bol.. Kulüplerde tenis oynardı gençler. Ama tüm bunların yanında insan" hayatının değeri " kocaman bir hiçti. O lüks kulüplerin bir tanesinde birine bir enfarktüs geldiğinde şehirdeki özel hastaneye yetiştirene kadar yolda ölduğünü hatırlarım gencecik bir adamın.
Türkiye'de bugün çok iyi hastaneler bulunduğunu duyuyorum. Güvenilir, iyi hastaneler ve de çok iyi doktorlar olduğunu sık sık anlatanlar var. Dünyanın bir çok yerinden Türkiye'de tedavi olmaya gelenler olduğunu da duydum. Ancak Türk sağlık sisteminin ne derece kapsamlı olduğu hakkında bir bilgim yok.
Bense yine Israel'e Türkiye'den geldiğim zamanlarda annemin bir arkadaşını tanımıştım, o zaman 60 yaşlarındaki bu bayan çok ağır bir beyin ameliyatı geçirmişti. Ve bu yüzden Devlet ona haftada 19 saat evine bir yardımcı gönderiyordu. Onun ihtiyaçlarını karşılamak ve evinde kimi şeylerde yardımcı olmak için. Hayatımda ilk kez normal bir devletin yapması gereken şeylere şahit oluyordum o zaman..
Devlet yıllarca insanlardan vergi topluyor. Bu vergilerin amacı halka hizmettir öyle değil mi? Eğer o devlet topladığı paraları kendi cebine indirmiyorsa bu böyledir. Gençlik yıllarında, sağlıklı oldukları sürece uzun saatler çalışan insanların ihtiyaç duydukları zaman devletin onların yanında olması gerekmez mi? Doğru işleyen bir sistemde bu işler böyle yürür değil mi?
Şu ana kadar Israel'de Korona virüs'ünün getirdiği sağlık krizini mükemmel yürütmüş olan Netanyahu'nun aynı mükemmelliği çok kısa bir zaman içinde düşülen ekonomik krizi durdurmada da göstermesi bekleniyor. İlk aşamada verdiği destek kısa bir zaman sonra, özellikle küçük iş verenlerin girdikleri açmazdan kurtulmaları için yeterli olmayacak. Eğer devlet çok yakın bir zamanda küçük esnafı kurtarmak için esaslı bir destek planı çıkarmazsa , bizi çok zor günler bekleyebilir.
Batya R. Galanti
cok guzel ve dogru yazdin batya....umit ederim bu corona virus bir cok iflaslara sebep olmayacak....bu arada facebook da eksikligin cok hissediliyor
YanıtlaSil