21 Ocak 2024 Pazar

AM ISRAEL HAY

Herkesin gözlerinin önünde bir ülkede meydana gelen bir kıyım tüm dillerde...

Amerika, Rusya ya da Çin gibi süper güç olmayan bir ülke bu.

'Irak'ta, Uygur'da ya da Suriye'de eline geçirdiğini istediği gibi cezalandıran güçte ve büyüklükte olan diğerlerinden biri değil.....

Arkalarından kimsenin iz sürmediği süper güçlerin istedikleri gibi at koşturdukları dünya arenasında devam eden bir çok uluslararası çekişmelerin, toplumsal kavgaların ve iç çatışmaların arkasında kimin haklı kimin haksız olduğunu bile bilmeyen, çoğu cahil insan kitlelerinin, menfi durumların ışığında belirlenen politik çizgiye göre tutulan taraflara verilen haberlerin istenildiği gibi yutturulduğu dünya...

Oysa senelerdir ölen yüzbinlerce Suriyeli için  Champs-Elysées'de kimselerin gösteri yapmadığının farkında değiller.

Paris'teki cafe'lerde croissants'larını yiyenlerin, kaldırımdaki günlük konuşmalarının içinde Yemen'de her gün birbirlerinin boğazlarını kesen Araplar yer almıyor. Ancak konu Gazze olunca nereye gitseniz insanlar kahrolma modunda, Barcelona'da, Madrid'te, Londra'da...  

Kahvaltıdaki Corn Flakes kasesinin içindeki gevrekleri kaşıklayan Amerikalı  genç, sabahın ilk saatinde gireceği dersten evvel, eğitim gördüğü.  dünyanın en nitelikli eğitim kurumunun  görkemli kompleksindeki kocaman avluda bir diğerleriyle biraraya gelerek,  Afrika'da milyonlarca çocuğun hakları için kendini yormuyor.

O çocukların açlıktan ölmemesi için küçük parmağını bile kımıldatmıyor Harvard ya da Colombia

Afrikalı yatırımcılar Amerika'daki üniversiteleri besleyecek kadar kuvvet ve itibar sahibi değiller daha..

Katar gibi, petrol zengini ülkelerse, sadece direk olarak İslamist terör örgütlerine değil dünyanın en ( ?! ) saygıdeğer yüksek öğrenim kurumlarına da bol maddi destek vermekteler.

Hal böyle olunca, bu kurumların nasıl da bu ülkelerin karanlık çıkarlarının maşaları haline geldiklerini anlamak zor olmuyor..

Tüm bu kayıtsızlığa karşı,  dünyanın en büyük haber sitelerinin,  her an,  dakika dakika izlediği, adım adım takip ettiği, her hatasını, her kusurunu, hiç bir ülkeyi gözlem altında tutmadığı kadar tuttuğu, Ortadoğu haritasında bir noktadan bir parça daha belirgin büyüklükte olan bir ülke var ya işte o ve onun mücadelesi her Amerikan öğrencisinin, her insan hakları savunucusunun en büyük ilgi noktası durumunda.

Bu insanlara göre, bu ufak ülke, böylesi bir büyüteç altında tutulmasına rağmen, kimseyi umursamıyor.

Bütün dünyan  soluğunu tutmuş onu izlerken, bile bile " canlı yayında"  Gazze'deki  " Shifa Hastanesi'ni" vuruyor.. .

Yani göz göre göre...

Aklını kaçırmış gibi.

Sanki herkesin nefretini üzerine bir parça daha çekmek ister gibi, onu bir kez daha boykot etsinler, ilişkilerini kessinler diye...

Tüm uluslara karşı gelmek istermiş gibi

Kimse duruma bir kez olsun diğer taraftan bakmıyor

Israel'in Gazze'de verdiği mücadelenin, düştüğü çaresizliğin bir sonucu olabileceğini?

Ya siz ya onlar gibi bir çaresizlik olabileceğini?

Yaklaşık 9 milyarlık bir dünya nüfusu içinde tüm ulusların yeniden ve bir kez daha en çok konuştuğu bu bitmez mevzunun baş rol oyuncusu: " Zalim İsrail" 'in belki de düşündüğünüz gibi olmadığını, o çok adil düşüncenin, bildiğinizi sandığınız tarafların rollerinin yanlış algılanmış olabileceğini??

Hastaneler, okullar, yuvalar, hatta mezarlıklar.....alelade insanların yaşadıkları tüm mekanlar ve bu yerlerde eğitim gören, öğrenen, uyuyan, gezinen, koşuşan çocuklar, birilerine karşı  saldırı amaçlı olarak kullanıldığı andan itibaren, bu yerler ve masum olarak kabul edilen ve nitelenenler hedef olarak vurulduklarında dünyanın hangi tarafı gerçekten suçlaması gerektiğini şaşırması ilginç bir durum oluşturuyor.

Moral değerleri sıfır olan vahşilerin burada çevirdikleri oyunları anlamaz gibi yapan bir diğerleri tarafından, yaşananları, gelişmiş toplumların  kriterleriyle değerlendirenler sorumluluğun tümünü, " ölmemek için öldürmeye mecbur bırakılan" tarafa atarken,  yargıda yapılan bu hataların  çoğu kez bilinçsizlikten değil kasıtlı oldukları açıktır.

Dinleri ve ırkları ne olursa olsun, tüm ulusların ortak düşmanına, radikalizme karşı durmak yerine, kendisini en zalim koşullarda  savunmak zorunda bırakılan bu ülkeye  kendisini savunmasına bile izin vermeden her Allahın günü giyotine gönderenler ve maruz kaldığı açık haksızlıklara çanak tutanlar, Yahudileri yok etmek için kutsal kitaplarına yemin edenlere karşı mücadelesinin yanında onu bir kez daha yanlızlaştıran ve zayıflatanlar hiç bir hak ve hukuktan bahsedemeyecek kadar insanlıktan uzaktırlar.

Tüm ulusların önünde  yargılanan tek toplum olan Israel,  2000 yıllık diaspora'da yaşanmışların sonunun hala gelmediğinin bilinciyle ve ensesinde soluyan antisemizm rüzgarıyla savrulmamak ve ayakta kalmak için hala mücadeleye devam ediyor..


 Batya Ruso Galanti


    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  Vahid Beheshti @Vahid_Beheshti In spite of all the propaganda by the regime of the Islamic Republic, the people of Iran continue to risk t...